logo

VEZİRKÖPRÜ’DE TURİZM KİLİTLİ


İhsan Cömert
comert_ihsan@hotmail.com

Kalemi elime alınca bu hafta olumlu, sevindirecek bir şeyler yazayım diye niyetleniyorum.
Mesela tarım yöresi olan ilçemizde tarım için olumlu adımlar atılıyor. Şunlar şunlar yapılıyor diyebileyim.
Pancar ekim alanları eskisi gibi genişleyecek, sevindirici müjde. Tütün ekim alanları da arttırılacak diyebilirim.
Ayçiçeği, buğdayın yanı sıra nohut, fasulye ekimi de yapılacak, hatta fasulye, mercimek için paketleme tesisi kuruluyor diye yazabilelim.
Mesela; söz verilen kenevir işleme tesisinin temeli atıldı diyebilelim.
Ne mümkün, hiçbiri yok, sadece pancar üretimi artacak, onunla ilgili sevindirici gelişmelerle avunuyoruz.
Vezirköprü bir tarım bölgesi, nüfusunun %70’i halen kırsalda yaşıyor, tarım ve hayvancılıkla uğraşıyor.
Dolayısıyla başka alanda kalkınma olanağı yok.
Sanayi gelişmiyor, turizm gelişmiyor.

TURİZM

Geçmiş kaymakamlarımızdan şimdiki Sinop Valisi Sayın Erol KARAÖMEROĞLU zamanın da turizm konusunda çalışmalar yapmıştı, onunla kaldık.
Yöneticilerimiz kusura bakmasınlar ama var olan turizm kaynaklarının tanıtılmasının önüne de engel çıkılıyor.

BİR ÖRNEK

İstanbul Marmara Üniversitesi’nde ilahiyat, tarihçi bir profesörle, yine tarihçi bir öğretmen dostumuz 27.06.2021 cumartesi günü Vezirköprü’ye geldiler.
Amaçları tarihi yerleri gezmek methini duydukları kütüphanedeki daha çok dini eserleri incelemekti.
Ama mümkün olmadı.
Taşhan’a gittik kilitli, Tacettin Paşa (Kurşunlu) Cami’ye gittik kilitli, Bedesten’e gittik kilitli, tarihi Derici Konağı kilitli.
En sona ayırmıştık kütüphaneyi. Çünkü orada hocalar inceleme yapacaktı.
Gittik kütüphane kilitli, anladık ki Vezirköprü’de turizm kilitli.

“Tarihi hamamları görelim” dediler, onlar da kilitli.
En son “birde Altınkaya Kanyonu’nu görmek istediler.
Bozuk bir moralle çıktık yola. Hocanın biri bize espri yapıyordu; “İnşallah kanyon kapalı değildir”
Bende hocam, “belki kilitlerlerdi ama henüz kanyona kapı yapılmadı” diye takıldım.
Onun için diyorum ki Vezirköprü bu kafa ile turizmi geliştiremez. Umut tarımda !…

Share
298 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

5+8 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Çocuklara şaka yapmak, şakalaşmak veya mizah kullanmak

    23 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Eğlendirmek, güldürmek için söylenen söze veya yapılan davranışa şaka denir. Mizah ise sözü şakayla birlikte düşündürücü şekilde söylemektir. Hayatımızda mizaha, şakaya ihtiyacımız vardır. Çünkü eğlenmek ihtiyaçtır. Mizah hayatın zorlu taraflarında duyguları abartmaya imkan vererek rahatlamayı, konunun başka taraflarına bakabilmeyi, psikolojik olarak sağlam kalabilmeyi sağlar. Çocuk öğrenerek büyür. Öğrenmek ise sürekli bir davranış değişikliği ve yenilik getirir, bu gerçekten zordur. Sürekli öğrenen çocuk için ise duygu dengesinin sağlanmasınd...
  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Bedensel Okuryazarlık

    17 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Okuryazar olmak okuma ve yazma anlamının ötesinde bir konuyla ilgili farkındalık kazanmak anlamında kullanılır. Çeşitli alanların okuryazarlığı olabilir. Örneğin sosyal medya okuryazarlığı, finansal okuryazarlık gibi. Bu yazıda “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” sözünü referans alarak psikolojinin de beyindeki bilişsel duyuşsal ve duygusal faktörlerle ilgilenmesinden yola çıkarak bedensel okuryazarlığı konuşacağız. Beden neye ihtiyaç duyduğuna dair sinyalleri sürekli olarak beyne gönderir. Acıkmak, susamak, açık hava ihtiyacı, birileriyle k...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...