logo

UCUZ KAHRAMANLIK


İhsan Cömert
comert_ihsan@hotmail.com

Yaşadığımız bu ekonomik, siyasal, sosyal ve ağır bir salgın hastalık Corona Virüs (Covit -19 ) günlerinde “nelerle uğraşıyorsunuz?” diye doğal olarak bizleri eleştirecekler.
Ama ne yapalım; zora zorla, acıya acı ile gitme yerine okurlarımızın dikkatlerini başka yerlere çekip yaşadıkları bunalımdan biraz koparabilmeyi sağlayabilirsek ne mutlu bize.
Şimdi bu kadar girişi yaptıktan sonra gelelim “Ağa” lığa;
-Namı değer Türkmen Sadık, bugün ki nesillerin anlayabileceği şekilde anlatalım. Şimdiki Belediye Başkanı Sadık EDİS’in dedesi, Sadık Ağa;
1950’lili yıllarda Hac’dan dönerken araç Konya yakınlarında kazar yapar ve rahmetli Sadık Ağa’nın bacağı kırılır. O yıllar şimdi ki gibi değil. Ulaşım, hastane hizmetleri oldukça kısıtlı. Kazadan sağlam kurtulan Sadık Ağanın hacı arkadaşları bir taksi çağırırlar, pazarlık yapmak isterler, taksici Vezirköprü’ye Sadık Ağa’yı getirmek için çok astronomik bir fiyat ister. Sadık Ağanın arkadaşları taksicinin istediği fiyata itiraz ederler. Acılar içinde kıvranan Sadık ağa Taksiciye seslenir;
– İste evlat, iste. Türkmen Sadık’ın bacağı kırılıp da her zaman burada kalmaz.

Şimdi bu anıyı niye anlattım, bu anlatımımın rahmetli Sadık ağa ile ilgisi olduğunu sanmayın. Başka bir konuya örnek olması için anlattım.
-Ünlü bir ağa “Hasta almak için Vezirköprü köylerine buğday tarlasına inmek zorunda kalan ambulans helikopterin vereceği zararı ben karşılayacağım” diye Vezirköprü köy muhtarlarına gazete aracılığı ile duyurmuş. Kendisine teşekkür ederiz ama şunu belirteyim;
Rahmet Sadık ağa’nın dediği gibi ambulans helikopter her zaman buğday tarlasına inmek zorunda kalmaz ki, buğday tarlasına inse bile vereceği zarar benim hesaplarıma göre bin lirayı bile bulmaz!. Bu kadar zararı ben de karşılayacağımı ilan ediyorum.
Ancak, şunu belirteyim ki, benim gücüm Vezirköprü yeni mahalleye bir okul yaptırmaya yetmez!..
Yine benim gücüm Kemal KAYALIOĞLU’nun arsasını verip su basmanını da çıktığı Huzurevi’ni yapmaya yetmez !
Hayırsever ağaların bunlara bir el atıp Vezirköprü’ye armağan etmesini bekleriz. O zaman “yapacaklarını yaptılar” deriz. Ucuz kahramanlık olmaz!…
Her şeye rağmen Türkiye Cumhuriyetinin temellerinin başlangıcı olan 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramımızın ve kutsal şeker bayramımızın kutlu ve mutlu geçmesini dilerim.

Share
378 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

7+1 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Çocuklara şaka yapmak, şakalaşmak veya mizah kullanmak

    23 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Eğlendirmek, güldürmek için söylenen söze veya yapılan davranışa şaka denir. Mizah ise sözü şakayla birlikte düşündürücü şekilde söylemektir. Hayatımızda mizaha, şakaya ihtiyacımız vardır. Çünkü eğlenmek ihtiyaçtır. Mizah hayatın zorlu taraflarında duyguları abartmaya imkan vererek rahatlamayı, konunun başka taraflarına bakabilmeyi, psikolojik olarak sağlam kalabilmeyi sağlar. Çocuk öğrenerek büyür. Öğrenmek ise sürekli bir davranış değişikliği ve yenilik getirir, bu gerçekten zordur. Sürekli öğrenen çocuk için ise duygu dengesinin sağlanmasınd...
  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Bedensel Okuryazarlık

    17 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Okuryazar olmak okuma ve yazma anlamının ötesinde bir konuyla ilgili farkındalık kazanmak anlamında kullanılır. Çeşitli alanların okuryazarlığı olabilir. Örneğin sosyal medya okuryazarlığı, finansal okuryazarlık gibi. Bu yazıda “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” sözünü referans alarak psikolojinin de beyindeki bilişsel duyuşsal ve duygusal faktörlerle ilgilenmesinden yola çıkarak bedensel okuryazarlığı konuşacağız. Beden neye ihtiyaç duyduğuna dair sinyalleri sürekli olarak beyne gönderir. Acıkmak, susamak, açık hava ihtiyacı, birileriyle k...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...