logo

SORUNLAR YEREL DEĞİL ULUSAL


İhsan Cömert
comert_ihsan@hotmail.com

Vezirköprü’nün kendine has çözüm bekleyen elbette diz boyu sorunu var. Şunu belirtelim ki;
Vezirköprü çağımızda dünyaya kapalı bir yerleşim yeri olarak çukurda, göz ardında kalmış bir ilçe. Örneğin;
Komşu ilçeler Merzifon’la, Gümüşhacıköy’le, Osmancık’la, Alaçam ve Bafra ile ulaşıma kapalı. Havza-Durağan’la da çağa uygun olmayan zoraki ulaşım sağlanıyor.
Çağımızda hâlâ kar yağdığında Göğembeli Havza ile ulaşımı kesiyor, dolayısıyla Vezirköprü’nün dünya ile bağlantısı kesiliyor.
Bu durum günümüzde ilkel bir olay değil mi?…
Bir diğer konu, çevre ilçelerin küçük sanayi sitelerinden başka organize sanayi siteleri yapıldı.
Vezirköprü’nün bırakın organize sanayisini küçük sanayi sitesinin bile ancak lafı ediliyor.
Samsun’un Bafra-Çarşamba gibi iki büyük ilçesine fakülte açılmışken Vezirköprü bu konuda da yaya kalmıştır.
Geçmiş yıllarda Vezirköprü’ye yapılması planlanan hatta arsası bile alınıp sonradan ceviz bahçesi yapılan yarı açık cezaevini bile elinden kaçıran zavallı Vezirköprü!…
Yeri Kemal KAYALIOĞLU tarafından bağışlanan, su basmanına kadar gene KAYALIOĞLU tarafından yapılan huzurevini yapmamak için yıllarca direnildi. Sonuçta Belediye Başkanı’nın el atarak dernek kurması ve halkın katkıları ile huzurevi yapımı başlayabildi.
Nedir bu Vezirköprü’ye yatırım yapmama direnci?…
Vezirköprü-Havza yolu yapılacakmış, inşallah yapılır. Ama nasıl yapılacak?…
Vezirköprü-Havza yolunun yapılması sadece genişleme sorunu değildir. Göğembeli’nin rahat geçilir olması gerekir.
Bize göre bunun için Dündardibi’nden Şeyhsafi’ye tünel açılması gerekir. O zaman Vezirköprü-Havza yolu çağa uygun olarak ulaşıma açılmış olur.
Bize göre Havza-Vezirköprü-Durağan yolunun yapılması 30 yılı aşar gibi geliyor.
Vezirköprü’nün işsizlik ve göç sorunu tüm ülkenin sorunu ile aynı.
Vezirköprü göç veriyor da Havza, Lâdik göç vermiyor mu (?) Sinop göç veriyor da Amasya göç vermiyor mu?
Bu durumun sebebi belli. Devletin yanlış sürdürülen tarım politikaları, gene yanlış sürdürülen sanayileşme yatırım politikaları.
Bir örnek verirsek, köy olan Suluova’nın şeker fabrikası yapıldıktan sonra (1954) nasıl çevre ilçeleri sollayarak hızla nüfusun arttığını görüyoruz.
Devlet ekonomiye yeniden katılmadıkça, yatırımlar İstanbul’a yapıldıkça acımasız kapitalizm, işsizlik, göç, çarpık kentleşme insanların birbirlerini sömürmesi başka bir deyimle insanların birbirini yemesi devam edecektir.
Sorun yerel değil ulusaldır.

Share
301 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

2+3 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Çocuklara şaka yapmak, şakalaşmak veya mizah kullanmak

    23 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Eğlendirmek, güldürmek için söylenen söze veya yapılan davranışa şaka denir. Mizah ise sözü şakayla birlikte düşündürücü şekilde söylemektir. Hayatımızda mizaha, şakaya ihtiyacımız vardır. Çünkü eğlenmek ihtiyaçtır. Mizah hayatın zorlu taraflarında duyguları abartmaya imkan vererek rahatlamayı, konunun başka taraflarına bakabilmeyi, psikolojik olarak sağlam kalabilmeyi sağlar. Çocuk öğrenerek büyür. Öğrenmek ise sürekli bir davranış değişikliği ve yenilik getirir, bu gerçekten zordur. Sürekli öğrenen çocuk için ise duygu dengesinin sağlanmasınd...
  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Bedensel Okuryazarlık

    17 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Okuryazar olmak okuma ve yazma anlamının ötesinde bir konuyla ilgili farkındalık kazanmak anlamında kullanılır. Çeşitli alanların okuryazarlığı olabilir. Örneğin sosyal medya okuryazarlığı, finansal okuryazarlık gibi. Bu yazıda “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” sözünü referans alarak psikolojinin de beyindeki bilişsel duyuşsal ve duygusal faktörlerle ilgilenmesinden yola çıkarak bedensel okuryazarlığı konuşacağız. Beden neye ihtiyaç duyduğuna dair sinyalleri sürekli olarak beyne gönderir. Acıkmak, susamak, açık hava ihtiyacı, birileriyle k...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...