logo

SEL..


Göktan Tek'er
goktanteker@hotmail.com

İlçemizde iki gündür yaşanan sel nedeniyle milyonlarca liralık zarar meydana geldi.
Can kaybı olmadı ama mal da canın yongası.

Vezirköprü’de yağış etkili oldu.
Uzun zamandır görmediğimiz bir sel yaşandı. Sadece maddi hasarla atılması teselli oldu.
Aslında Vezirköprü merkeze o kadar şiddetli yağmayan yağmurun yükseklerde etkili olması nedeniyle dereler taştı.
Önce 5 mahallede maddi hasara yol açtı.
Ertesi gün (Perşembe günü) sel nedeniyle Vezirköprü Havza karayolunun ilçe çıkışından Hastane kavşağına adar olan kısmında trafik akışı durdu, akış yeni hastanenin önünden açılan yan yoldan verildi.
Hastanenin alt tarafındaki işyerleri ve okulun bahçesinde ve bazı işyerlerinin içlerinde de zarara yol açtı.
Köprübaşında Belediye’nin tesisi selden zarar gördü.
Aynı gün Çal ve Samukalan Mahallelerinde de taşkınlar olduğu bilgisi geldi.
Yol boyunca tarlaların su içinde kaldığına şahit olmak işten değildi.
Şimdiden tahmin etmek zor ama milyonlarca liralık zarar oluştuğunu söyleyebiliriz.
Afettir. Geçmiş olsun.
Sel bölgesine gidince vatandaşlarla birlikte asıl akla gelenin olmadığı için sevindik. Nedeni, (bu saatten sonra değişmeyecek tabi ama) yeni hastanenin bölgedeki yerinden kaynaklı bir sıkıntı yaşamamış olmasıydı.
Yaşananların sebeplerinden birinin, çanağın ortasında konuşlanan Vezirköprü’nün çanağın kenarlarına doğru yayılmasının bir sonucu olduğunu söylersek yanılır mıyız?
Ya da ormanlık alanlarımızın, ağaç sayısının azalmasının sel için uygun ortam yarattığını söylersek?
Tartışmalar devam edecek, biz sel felaketine geri dönersek;
Vezirköprü’den Köprübaşı’na kadar gerek polis, gerek jandarma, gerekse belediye ekiplerinin çalışmasına şahit olduk.
Meşeli’nin alt girişinin olduğu virajda ise araçların tehlikeli anlar geçirdiğini gördük. Savrulmaların sonunda bir kaza olmaması teselli olsa da, defalarca kazaların yaşandığı bu virajın yeniden gözden geçirilmesi gerekliliğini de gördük.
Meteorolojiye göre yağışlar birkaç gün daha devam edecek. Umarız başka felaketler yaşanmadan geçer.
                       Seçim var..
Pazar günü Türkiye için önemli bir seçim yapılacak.
Türkiye’nin 13. Cumhurbaşkanının belirleneceği bu seçim önümüzdeki yıllardaki Türkiye’nin de nasıl olacağına ilişkin bir seçim olacak.
4’ten 2’ye inen adaylardan hangisi kazanacak? Göreceğiz.
Her ne şekilde olursa olsun, Türkiye kazansın.

Share
1109 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

1+5 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Çocuklara şaka yapmak, şakalaşmak veya mizah kullanmak

    23 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Eğlendirmek, güldürmek için söylenen söze veya yapılan davranışa şaka denir. Mizah ise sözü şakayla birlikte düşündürücü şekilde söylemektir. Hayatımızda mizaha, şakaya ihtiyacımız vardır. Çünkü eğlenmek ihtiyaçtır. Mizah hayatın zorlu taraflarında duyguları abartmaya imkan vererek rahatlamayı, konunun başka taraflarına bakabilmeyi, psikolojik olarak sağlam kalabilmeyi sağlar. Çocuk öğrenerek büyür. Öğrenmek ise sürekli bir davranış değişikliği ve yenilik getirir, bu gerçekten zordur. Sürekli öğrenen çocuk için ise duygu dengesinin sağlanmasınd...
  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Bedensel Okuryazarlık

    17 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Okuryazar olmak okuma ve yazma anlamının ötesinde bir konuyla ilgili farkındalık kazanmak anlamında kullanılır. Çeşitli alanların okuryazarlığı olabilir. Örneğin sosyal medya okuryazarlığı, finansal okuryazarlık gibi. Bu yazıda “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” sözünü referans alarak psikolojinin de beyindeki bilişsel duyuşsal ve duygusal faktörlerle ilgilenmesinden yola çıkarak bedensel okuryazarlığı konuşacağız. Beden neye ihtiyaç duyduğuna dair sinyalleri sürekli olarak beyne gönderir. Acıkmak, susamak, açık hava ihtiyacı, birileriyle k...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...