Samsun Valiliği, Sağlık Müdürlüğü, Devlet Hastanesi Başhekimi bu haklı şikayete ne der? Kanserli Hastaya Başhekim Darbesi 20 Haziran 1999 Pazar

Fakülte Yeşil kart için sevk kağıdı istiyor, Devlet hastanesi hasta buraya gelmeyince vermem diyor. Hasta perişan gitme olanağı yok.
Samsun Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Ferhat Günaydın’ın, kızı kanser hastası olan dertli baba Gerizli’nin (Arıca) Arif Delioğlu’na yaptığı iddia edilen bürokratik işkence, ilçemizde üzüntü ile karşılandı.
Kendi halinde bir insan olan Geriz’li Arif’in kızının lenf bezlerini kanser illeti sardı.
Yaşlı baba, bir taraftan ızdırap içindeki kızına derman ararken, diğer taraftan mecbur olduğu yeşil kartın geçerli olması için, Tıp Fakültesi ile Devlet Hastanesi arasında tam 14 günlük mekik dokudu.
Tıp Fakültesi hastayı bırakmak ve gerekli gördüğü Ankara Onkoloji Hastanesine sevk etmek için Samsun Devlet Hastanesinden sevk kağıdı ister. Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Ferhat Günaydın:
-Hastayı buraya getirmeden vermem. Getirin ben burada tedavi ederim. Der. Oysa ameliyatı patlamış, dört serumla yatan hastayı oraya götürmek mümkün değil. Fakültede tedavisi yapılamıyor, kanser hastasının orada tedavi iddiası da inandırıcı değil.
Arif Delioğlu olayı şöyle anlattı:
-Tam 14 gün bu halimle oradan oraya koştum. Başhekim nuh diyor peygamber demiyordu. Fakülteye hastaya yeşil kart muayenesi yapmak için, Samsun Devlet Hastanesinden sevk kağıdı istiyordu, başhekim vermem diyordu.
Valiliğe dilekçe verdim. Vezirköprü’nün Çanaklı Mahallesindenim. Lenf bezleri kanser olan 33 yaşındaki kızım Nuran Delioğlu’nu Samsun Tıp Fakültesi’nde Ramazan Bayramından üç gün sonra ameliyat etmişlerdi.
Düzelmeyince 22 gün sonra Fakülteden Ankara Onkoloji Hastanesine sevk ettiler. Hematoloji bölümünde iki ay tedavi gördü. Yirmi günde bir gelmek üzere taburcu ettiler.
Vezirköprü’ye dönünce tekrar rahatsızlandı. Hastanede komaya girince ambulansla Samsun’a fakülteye gönderdiler. Orada acil bölümünde yatarken, yeşil kart muamelesi yapılabilmesi için, Samsun Devlet Hastanesince sevkini istediler. Ama başhekim fakülte hastanesinin de ısrarına rağmen bir türlü yapmadı. Babası Arif Delioğlu’nu tersleyerek “Hastayı buraya getireceksiniz” diyerek sevk yapmadı.
Fakülte sadece ora masrafları için değil, Onkoloji’ye sevk için de, Devlet Hastanesinden bu sevki bekliyordu. Kızımın ameliyat yeri patlamış ateş ve sancılar içindeydi. Devlet hastanesine götürmemiz imkansızdı.
Zor şer bulduğum para ile 600 milyon hastane, 1 milyar 800 milyon ilaç parası verdim.
İşin bir hazin tarafı da Valiliğin ve Sağlık Müdürlüğü’nün ilgilenmeyişi idi. Diyordu dertli baba…
Doktor Sait Turanlı Devlet Hastanesi Başhekimi
İlçemiz Devlet Hastanesi Başhekimi iken, partilerin uğraşısı üzerine önce Alaçam’a tayini çıkarılan, Danıştay’ın iptali üzerine Vezirköprü’de bırakılıp başhekimliği alınan yargı kararıyla tekrar başhekimliğe dönen Operatör Doktor Sait Turanlı kendi isteği üzerine daha sonra Ankara Onkoloji hastanesine atanmıştı.
Vezirköprü’ye Lise İçin Ankara’ya Gidenler
Vezirköprü’nün ihtiyacı Yüksek Okul için toplantıların yapıldığı şu günlerde; Lise’nin açılması için Ankara’ya giden heyet aklımıza geldi.
Bu arkadaşlarımın hepsini şimdi rahmetle anıyorum. Sıra ile: Kemal Sucu, Yusuf Ülker, Abdullah Şengül, Ahmet Beşer, Lütfi Sakınç ve Vefai Tek’er..