logo

ORUCUN DERECELERİ


Hüseyin Şengün
huseyinsengun55@hotmail.com

Saygıdeğer Vatandaş Okuyucuları;

Oruç derece bakımından üç kısma ayrılır a) Avamın (halkın) orucu b) Havassın (seçkin kimselerin) tuttuğu oruç C) Havassul havassın (ermişlerin) tuttuğu oruç.
Avamın, yani halkın tuttuğu oruç, midenin ve tenasül organlarının istek ve ihtiraslarını gemlemekten öte bir mana taşımaz. Yani avam dediğimiz halk yememek içmemek ve cinsi mukarenette bulunmamak suretiyle oruç tutmayı böyle anlarlar.
Havassın (seçkin kimselerin) orucunda bütün azaları kötülükten alıkoymaktadır. Böylesine bir oruç ise ancak şu beş hususu yerine getirmekle gerçekleşebilir.
O 5 husus da şunlardır: 1- Gözü harama bakmaktan men etmek, gözleri haram ağamdan kapanmasın her Mezmûm kötü olan şeylerden sakınması ve kalbin Allah’ın zikri ile meşgul olması gibi hususlardır.
Nitekim sevgili Peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuştur; Harama bakmak şeytanın zehirli bir okudur. Kim Allah korkusundan o bakışı terk ederse Allah Teala’ya sağlam bir iman ile gelir ve kalbinde imanın halavetini lezzetini ve tadını bulur.
İki dili dedikodu söz taşıyıcılığı yalan yere yemin etmek gibi kötülüklerden korkmaktır oruç tutan Müslüman diline sahip olmalıdır çünkü öyle sevgili peygamberimiz buyuruyor ki beşe yorucu bozar yani sevabı giderir. Lezzetini ve tadını bulur.
2- Dili dedikodu söz taşıyıcılığı yalan yere yemin etmek gibi kötülüklerden korkmaktır. Oruç tutan Müslüman diline sahip olmalıdır. Çünkü öyle sevgili peygamberimiz buyuruyor ki beş şey orucu bozar yani sevabı giderir yalan, gıybet, söz taşımak, yalan yere yemin, şehvetle bir kadına bakmaktır.
3-Kötü ve çirkin sözlere kulak vermemek. Kulağı günah olan sözleri dinlemekten sakındırmaktır. Çünkü Kulağın haram olan bir şeyi dinlemesi haramdır. Ayrıca gıybete karşı sükût edip dinlemek de gıybete ortak olmak demektir ki buda haramdır. Bu hususta yüce Rabbimiz şöyle buyurmaktadır; bilmediği şeyin ardına düşme doğrusu kulak göz ve kalp bunların hepsi o şeyden sorumlu olur.
4- Bütün azaları kötülüklerden uzak tutmak ve şüpheli yiyeceklerle iftar ederek oruç tutup da haramla oruç açmakta hiçbir mana yoktur. Elleri ayakları fena şeyleri alet olmaktan, karın ve mideyi haram lokmadan kalbi fesat düşüncelerden uzaklaştırmak ve Haramlardan korunmaktır. Akşam haram lokma ile iftar edilirse tutulan oruçtan hiçbir netice elde edilmez akşama kadar aç ve susuz kaldığı yanına kâr kalır.
Çok oruç tutanlar vardır ki orucundan açlık ve susuzluktan başka eline bir şey geçmez diye peygamberimizin buyurduğu gibi bazıları da bunu şöyle izah eder; oruçlu sahurda helal yemeği yer fakat gündüz onu bunu gıybet etmek suretiyle haramla iftar etmiş olur.
Bazıları da bütün azalarını muhafaza etmeyerek oruç tutar derler bazıları da helal lokma ile oruç tutup haram lokma ile iftar edenleri bir ev yapıp bir şehir yıkan kimseye benzetirler şu halde oruç tutan kişiden beklenen bütün azalarına oruç tutturmasıdır.
5- İftar zamanı oruç açarken mideyi tıka basa şişirmemek oruçlunun iftar zamanında karnını helal ile tıka basa doldurması gerekir. Zira Allah’ın buz ettiği kap helal ile dolan karın ve midedir, çünkü Allah’ın düşmanı olan şeytanı kahretmek ve şehveti kırmak, tıka basa yemekle mümkün olmaz.
Lokman (as) Oğluna şöyle nasihat etmiştir; mide dolarsa tefekkür uykuya varır. Azalar da ibadetten kalır havassul havassın Ermişlerin orucuna gelince bu kalp ve gönül ile tutulan oruçtur. Daha açıkçası oruç tutarken kalbini dini ve dünyevi her türlü düşünceden uzak tutmak ve kalbinde Allah’tan başka herhangi bir fani varlığın düşüncesine yer vermemektir. Ermişler oruç tutarken Allah’tan başkasına gönüllerinde yer verdiklerinde oruçları hemen bozulur.
İşte bu derece yüksek oruç peygamberlerin velilerin ve Allah yolunun samimi Yolcularının tuttuğu oruçtur. Cenab-ı hak hakiki oruç tutanlardan eylesin. Cenab-ı hak orucu kabul ve makbul olan kullar zümresine ilhak eylesin. Cenab-ı hak bu mübarek ayda tuttuğumuz oruçları kıldığımız namazları yaptığımız hayır hasenatı ve verdiğimiz fitreleri en güzel şekilde kabule karin ve makbul eylesin.

Share
631 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

1+8 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Bedensel Okuryazarlık

    17 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Okuryazar olmak okuma ve yazma anlamının ötesinde bir konuyla ilgili farkındalık kazanmak anlamında kullanılır. Çeşitli alanların okuryazarlığı olabilir. Örneğin sosyal medya okuryazarlığı, finansal okuryazarlık gibi. Bu yazıda “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” sözünü referans alarak psikolojinin de beyindeki bilişsel duyuşsal ve duygusal faktörlerle ilgilenmesinden yola çıkarak bedensel okuryazarlığı konuşacağız. Beden neye ihtiyaç duyduğuna dair sinyalleri sürekli olarak beyne gönderir. Acıkmak, susamak, açık hava ihtiyacı, birileriyle k...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...
  • Bu İlçeye bir MÜZE yakışır

    06 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Vezirköprü'de eski bir Vezirköprü evinin restorasyonu yapılarak bir müze oluşturulması sağlansa, ilçenin turizmine oldukça büyük katkısı olmaz mı? Vezirköprü'de Oymaağaç Kazılarının ilk başladığı günlerde bile buradan çıkan materyallerin Samsun Müzesi'nde değil, Vezirköprü'de oluşturulabilecek bir MÜZE'de sergilenmesi gerektiğini söylemiştim. O dönemde Belediye'nin Ganioğlu'ndaki Zabıta yapılan bina henüz inşaat halindeydi. Vezirköprü'nün Taş Medrese'sinin kütüphane olarak kullanılmasının değil, bir arkeoloji müzesi olarak kullanılmasının d...