Mevlana Hazretleri dostları ile caddelerde gezerken bir kadınla karşılaşırlar. Kadını tevazu ile selamlar, kadına öncelikli geçiş verir. Hazreti Mevlananın yanında bulunan dostları Hz. Mevlanaya “Hazretleri, bu kadın mahallede kötü kadın olarak bilinir, neden buna bu kadar tevazuda bulundunuz ?” derler. Hazreti Mevlana verdiği cevapta “kötüler olmazsa, iyiler bilinmez, ona da bu nedenle tevazu gösterdim” der. Türkiye Cumhuriyeti kurulalı 64.Hükümet gelmiş, bu hükümetlerin hepsi de ülkeye daha iyi hizmet etmek için uğraş vermiştir. Ancak; zaman zaman izledikleri politikalar, bilmeyerek ülkemizi yanlışa sürüklemiş, Mustafa Kemal ATATÜRK’ün dediği gibi “Çağdaş uygarlık düzeyine” (muasır medeniyet düzeyine) ulaşmamız bir türlü sağlanamamıştır. Zaman zaman da biri aşağı biri yukarı çekmiş “Hayat kadınına sormuşlar ; “sizin neden çocuğunuz olmuyor?”, Kadın; “Biri yapıyor, biri bozuyor, ondan olmuyor” demiş. Bu fıkrada olduğu gibi giden ayrı gelen ayrı politika uygulamış, gelenler gidenlerin yaptığını değiştirmiş, sağlıklı bir politika oluşturamamışız. Tarım da böyle, biri demiş “ ülkemiz tarım ülkesi, tarıma dayalı sanayi oluşturalım”. Diğeri ; “hayır olmaz, ağır sanayi” demiş. Halbuki her ikisi de olanaklı. Milli Eğitimde böyle, milli eğitim politikası milli olmaktan çıkarılmıştır. Sağlık politikaları ona keza, güvenilir, tıkır tıkır işleyen bir Adalet sistemi bir türlü kurulamamıştır. Bundan sonrada kurulması beklenmemektedir. Beceren ülkeler tarımla da refah toplumu olarak yaşayabiliyor. Mesela; Hollanda’nın tarım alanlarının Konya ovası kadar olduğu, toprakların zayi olmaması için tarım yapılabilir topraklardan kara yolu bile geçirmedikleri bilinir. Ya bizde; o güzelim tarım alanlarına gelişi güzel fabrikalar, Akdeniz bölgesinde yok edilip yapılaştırılan narenciye bahçeleri. Kapatılan Et-Balık ve üretim çiftlikleri, geniş tarım alanlarının hoyratça kullanılması, Hangi birine ne demeli; Biz son yıllar da Cumhuriyet hükümetlerinin yaptıklarını satmayı başardık. Her tarafı deniz olan İstanbul’a suni deniz açmaya yeltendik. Devletimizin böyle gücü varsa ki var. O zaman neden Karadeniz’den Akdeniz’e deniz akıtmıyoruz. ? Türk halkını İstanbul’a toplayınca ne olacak?..Yönetimde kim olursa olsun Cumhuriyetin kuruluş ayarlarına yani altı ilke olan; – Cumhuriyetçilik, – Milliyetçilik, – Halkçılık, – Devletçilik, – Laiklik, – Devrimcilik ilkelerine sahip çıkamadıkça kalkınmayacağımızı emperyalistlere muhtaç olmaktan kurtulamayacağımızı bilmemiz lazım. Aklımıza gelen bir soruyu soracağım. Samsun Limanı Barzani’ye mi satıldı(?). Bilmiyorum cehaletime sayın. Hoş görülü olmamız gerekir. İyileri ve diğerlerini de Mevlana’nın deyiminden yola çıkarak hoş görü ile karşılamamız gerekir.!.. İlçemiz kaymakamı Sayın Yunus Emre Altıner geçen hafta bir rahatsızlık geçirmiştir. Geçmiş olsun.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
20 Kasım 2024 Köşe Yazıları
09 Kasım 2024 Köşe Yazıları
06 Kasım 2024 Köşe Yazıları
02 Kasım 2024 Köşe Yazıları