İYİ Parti Vezirköprü İlçe Başkanı Salih Gürbüz; “Öğrencilerimize neden sahip çıkmıyorsunuz?”

İYİ Parti Vezirköprü İlçe Başkanı Salih Gürbüz, Vezirköprü’deki eğitim konusunda bir basın açıklaması yaparak, “Öğrencilerimize neden sahip çıkmıyorsunuz?” dedi.

Geçtiğimiz hafta Çarşamba günü parti binasında gerçekleştirilen basın açıklamasında Başkan Salih Gürbüz; “Okullarımızda bir yarıyıl daha sona eriyor! Ancak sorunlar devam ediyor…” ifadelerine yer verdi.
Taşımalı eğitim, öğrencilere verilen yemek ve kaynak kitap gibi çeşitli konulara da değinen Başkan Gürbüz; ” Zenginlerin faize yatırdığı parasının kazancını korumaya alıyorsunuz da, milletin en değerli varlıklarını, ana kuzularını neden koruyup, kollamıyorsunuz? Milletimizin emaneti olan öğrencilere neden duyarsız kalıyorsunuz?” dedi.
Gürbüz; “Kıymetli yol arkadaşlarım, Saygıdeğer hemşerilerim; Eğitim, ülkemizi çıkmazlarından kurtarmak için çözülmesi gereken en zaruri ihtiyaçtır. Eğitimle biz; temel sorunlarımız olan adaletin, bölünmelerin ve fakirliğin önüne geçebiliriz.
Konuşmama eğitim meselesiyle başlarken; Çökertilmiş sistemden, akademik başarısızlıklardan, öğretmen atamalarındaki kayırmacılık ve mülakat sahtekarlıklarından ya da akademiyadaki biat mekanizmasından bahsetmeyeceğim. Yalnız bunların hepsini yine tek, tek ele alacağız.” İfadelerini kullandı.

Açıklamasının devamında ise İYİ Parti Vezirköprü İlçe Başkanı Salih Gürbüz, “Kıymetli hemşerilerim, Ak Parti iktidarını ve yandaş müteahhitlerini tebrik ediyorum. Başardılar(!) Bırakın milletin anasını ağlatmayı, çocuklarını dahi perişan ettiler. Ülkemizde yaşanan yolsuzluklar ve ekonomideki kötü gidiş, alım gücünün düşmesi ve işsizlik, geleceğimizin teminatı olan gençlerimizi vurmaktadır. Liseli gençlerimiz, üniversiteli gençlerimiz insanın en temel ihtiyacı olan gıda ihtiyacını dahi giderememektedir.
Sevgili Vezirköprülüler,

Eğitimde ülkece yaşadığımız aksaklıkların yanı sıra ilçemizde boy gösteren önemli sorunlar da yok değil. Okullarımızda karnını doyuramayan gençlerimizin sayısı artmaktadır. Açlıkla karşı karşıya kalan bazı öğrencilerin çöpten ya da farklı şekilde bayat ekmek teminleriyle açlıklarını gizli bir şekilde gidermeye çalıştıkları halkımız tarafından gözlemlenmekte ve acı şekilde kulağımıza gelmektedir.
Hani sosyal devlettik? İktidar ve yereldeki temsilcileri ağızlarını her açtıklarında dünyanın her yerine yardım götürdüklerini söylemiyor mu?
Sayın Cumhurbaşkanı, Milli Eğitim Bakanı, Kızılay Başkanı ve bunların yereldeki temsilcilerine buradan seslenmek istiyorum; İlim farz değil mi? Devletin asli görevi olmasının dışında öğrencilerimizin ihtiyaçlarını gidermek sevap değil mi? Zenginlerin faize yatırdığı parasının kazancını korumaya alıyorsunuz da, milletin en değerli varlıklarını, ana kuzularını neden koruyup, kollamıyorsunuz? Milletimizin emaneti olan öğrencilere neden duyarsız kalıyorsunuz? Bu acı tabloyu neden görmezden geliyorsunuz? Aç bir genç nasıl ilim tahsil edebilir?
Saray ve Diyanet lüks harcamalar yapacağına bu çocuklara sahip çıksın. Kızılay kendi vatandaşının çocuklarını doyursun. Bu problemlere derhal çözüm bulunmalıdır. Öncelikle ailesi asgari ücretle geçinmeye çalışan, işsiz, engelli, mahkum ailelerin çocuklarına öğle yemeği teminine gidilmeli, ikinci adımda ise tüm öğrencilere yemek bursu verilmeli.
Yerelde ise Kaymakam, Belediye Başkanı, Milli Eğitim Müdürü, Müftü, Kızılay Başkanı bugünden tezi yok bu sorunun çözülmesi için bir araya gelmelidir. Eğer bunu yapacak güç ve yetkileri yok ise İYİ Parti olarak bize müsaade etsinler. Ben ve yönetim kurulu üyelerimiz iyilik için gereği neyse yapmaya hazırız.
Yereldeki yöneticilere soruyoruz;
– Vezirköprü’de taşımalı eğitim dışında eğitim öğretim gören, evi uzak olduğu için gidemeyen öğrencilere yemek veriliyor mu? Eğer yemek veriliyor ise halkımızın da yakından gördüğü bu öğrenciler neden yemek arayışı içerisindeler?
– Okuldan çıkan öğrencilerimiz servis saati gelene kadar nerelerde ve ne şekilde zaman geçiriyor? Bu öğrencilerimize sahip çıkılıyor mu, yoksa kötü alışkanlıkların pençesine mi bırakılıyor?
– Merkezde yaşanan bu sorunların yanı sıra, kırsaldaki merkez okullarda öğrenci azlığından dolayı birleştirilmiş sınıfa döndükleri doğru mu? Eğer doğru ise köylerdeki birleştirilmiş sınıflar neden kapatıldı?
– Devlet eliyle okullara ulaştırılan kaynak kitapların dağıtımı neden yarıyıl tatili öncesine bırakıldı? Eğitim öğretim yılı başlangıcında bu kitapların dağıtılması gerekmiyor muydu? Yoksa her alanda olduğu gibi eğitim alanında da mı rant var?
Yerel yöneticilerden kamuoyunun aydınlatılması için bu konularda bir açıklama bekliyoruz.” İfadelerine yer verdi.