logo

İNSAN HAYATI VE YAŞAM


İhsan Cömert
comert_ihsan@hotmail.com

İnsan sokakta gezerken ya da diğer sosyal yaşamda tanıdığı, tanımadığı her sosyal sınıftan insanlarla karşılaşır.
Karşılaştığın insanlara soramazsın senin işin ne (?…) bir sıkıntın var mı(?…) diyemezsin.
Akşamdan sabaha yemeye ekmeği var mıdır (?…) Ocakta kaynatacak çorbası var mıdır (?…)
İnsanların içine girsen, yaşamlarına şöyle bir dokunsan kim bilir nelerle, insanın çekemeyeceği hangi dertlerle karşılaşırsın.!…
Terk edilmiş sokak çocukları, kocası tarafından körpe çocukları ile kaderine terk edilmiş yoksul, zavallı kadınlar.
Okul çağına gelmiş, ayakları çıplak, sırtında giysi olmadan kışın ayazında okula gitmeye, zor koşullar altında okumaya zorlayan çocuklar.
Özellikle büyük kentlerde üniversite okumaya çalışan, kitap paralarını, günlük ihtiyaçlarını karşılamak için sokaklarda paketlenmiş pişmaniye ve ikinci el kitap satmaya uğraşan zavallı kız öğrenciler!…
Üniversiteyi kazandığı halde harç ve yurt masraflarını karşılayamadığı için, hatta yurt bulamadığı için okulu bırakmak zorunda kalan yoksul öğrenciler.
Bu çağda öğrencisi yoksulluk yüzünden okulu bırakmak durumunda kalan bir duyarsız devlet…
Anayasamızın “ilköğretim mecburi ve devlet okullarında mertcanedir” hükmüne rağmen devlet ilköğretimi bile istenilen şekilde yerine getirmemektedir.
Neden böyleyiz?…
Bu ülkenin kaynakları, bu ülkenin nüfusunun üç katını besleyecek durumda. O zaman bir yerimizde eksiklik var ama nerede?…
Ünlü şair Tevfik FİKRET’ in “yiyin efendiler, yiyin”
“Aksırıncaya kadar, tıksırıncaya kadar yiyin” dediği gibi yemenin sınırı mı yok?
Nasıl bir memlekette yaşıyoruz?… deyince aklıma büyük edebiyatçı ve şair Cahit Sıtkı TARANCI’ nın “Memleket İsterim” adlı şiiri geldi. Şöyle diyor usta;
Memleket isterim
Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun;
Kuşların çiçeklerin diyarı olsun.
Memleket isterim
Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun;
Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.
Memleket isterim
Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun;
Kış günü herkesin evi barkı olsun.
Memleket isterim
Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;
Olursa bir şikayet ölümden olsun.

Evet, Bir cümle de ben ekleyeyim;
Her türlü zulüm, sömürü son bulsun.

Share
363 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

10+10 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Çocuklara şaka yapmak, şakalaşmak veya mizah kullanmak

    23 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Eğlendirmek, güldürmek için söylenen söze veya yapılan davranışa şaka denir. Mizah ise sözü şakayla birlikte düşündürücü şekilde söylemektir. Hayatımızda mizaha, şakaya ihtiyacımız vardır. Çünkü eğlenmek ihtiyaçtır. Mizah hayatın zorlu taraflarında duyguları abartmaya imkan vererek rahatlamayı, konunun başka taraflarına bakabilmeyi, psikolojik olarak sağlam kalabilmeyi sağlar. Çocuk öğrenerek büyür. Öğrenmek ise sürekli bir davranış değişikliği ve yenilik getirir, bu gerçekten zordur. Sürekli öğrenen çocuk için ise duygu dengesinin sağlanmasınd...
  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Bedensel Okuryazarlık

    17 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Okuryazar olmak okuma ve yazma anlamının ötesinde bir konuyla ilgili farkındalık kazanmak anlamında kullanılır. Çeşitli alanların okuryazarlığı olabilir. Örneğin sosyal medya okuryazarlığı, finansal okuryazarlık gibi. Bu yazıda “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” sözünü referans alarak psikolojinin de beyindeki bilişsel duyuşsal ve duygusal faktörlerle ilgilenmesinden yola çıkarak bedensel okuryazarlığı konuşacağız. Beden neye ihtiyaç duyduğuna dair sinyalleri sürekli olarak beyne gönderir. Acıkmak, susamak, açık hava ihtiyacı, birileriyle k...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...