Zamanımız Vezirköprü’nün hep güzel şeylerle anılmasını istemekle geçti. Ne yazık ki hiçbir zaman bu emelimize ulaşamadık. Zamanımız Vezirköprü’nün hep güzel şeylerle anılmasını istemekle geçti. Ne yazık ki hiçbir zaman bu emelimize ulaşamadık. Hep karamsar şeyler yazmak hem bizim hem de okurlarımızın ruhunu sıkar hale geldi. Vezirköprü’nün askı da kalmış onlarca sorunu beklemede, ne yazık ki bu sorunların çözümleneceğine umutla bakamıyoruz. Beklentilerle 98 yıllık parlamenter sistem (yani halkın kendi kendini yönetmesi) 24 Haziran 2018 Pazar günü yapılacak referandumla sonlanacak. Bundan böyle kronikleşmiş ilçe sorunlarının çözümü için artık siyasiler Ankara yollarını aşındırmayacaktır. Dünya’nın hiçbir yerinde görünmeyen bir olay yaşanmaktadır ülkemizde, halk elindeki olanakları kendi iradesiyle tek kişilik yönetime devir etmektedir. Hâlbuki Dünya’nın birçok yerinde demokratik haklar büyük mücadelelerle elde edilmektedir. Vezirköprü’nün hastane inşaatı bir roman da yazılsa kimse inanmaz, huzurevi yine benzeri bir inşaattır, Havza-Vezirköprü, Vezirköprü-Durağan yollarının ne yazık ki projeleri yıllardır bitirilememiştir, Altınkaya barajı nedeniyle kapanan Vezirköprü-Alaçam ulaşımı için yapılacak köprü artık gündemden düşmüştür, dolayısıyla Vezirköprü’nün Alaçam tarafında kalan köyleriyle Alaçam-Vezirköprü ulaşımı normal yoldan ebediyyen sağlanamayacaktır, dolayısı ile 2 ilçenin ticari ilişkisi de böylece tarihe karışacaktır. Bundan böyle Vezirköprülü devletten, yoksul insanına iş verecek, aş verecek bir yatırım beklemeyecektir. Kaderi hep metropol kentlere bağlı olarak kalacaktır. Doğduğu yerde doyması olanaksız hale gelmektedir.İlçenin sorunlarının çözümü halkın örgütlenerek ilçeye yatırımlar yapılmasını sağlamak ve bu konular da halka öncülük etmek için gönderilen idareciler hep kendi işinin dışındaki işlerle meşgul olmuşlardır. Mesela, merkezi yönetim ilçenin idaresi için kaymakam atamış bu kaymakamlar günlerini ya siyasilere yalakalık yapmakla ya da görevinin dışında umreye müşteri toplamakla geçirmişlerdir. Camiler de imama emir vererek ‘şu an da camimiz de bakanımız ve milletvekillerimiz bulunmaktadır’ anonsu yaptırmayı kendilerine görev kabul etmişlerdir. Kişiliğini, ağırbaşlılığını, devlet adamlığı anlayışını yakınları dolayısı ile bildiğimi sandığım Büyükşehir eski belediye başkanı Sayın Yusuf Ziya Yılmaz bile bu yalakalara mikrofon tutturmayı içine sindirebilmiştir. Ben böylesi yöneticilere söyleyecek söz bulamıyorum. Mübarek ‘!’ sen maaşını benim vergilerimden de alıyorsun, hâlbuki benim görüşüme zıt siyaset yapıyorsun o zaman İslam dinine göre senin aldığın maaş haram, ben hakkımı helal etmiyorum. Aslında görevini yapmadığın için bütün yaşamın haram, hiç iyi şeylerle basına malzeme olmuyorsun.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
20 Kasım 2024 Köşe Yazıları
09 Kasım 2024 Köşe Yazıları
06 Kasım 2024 Köşe Yazıları
02 Kasım 2024 Köşe Yazıları