logo

Heyecanlanma Sakin Ol, İşe Yarıyor mu :)


Duygu Ceylan
duygu.ceylan.pd@gmail.com

5 Haziran da sınava girecek Değerli 8. Sınıf Öğrencileri ve Sevgili Velileri;
Bu sürece kadar elinizden geleni yaptınız. Veliler olarak çocuğunuzun yanında olmaya çalıştınız. Bazen çocuğunuz bunaldığında dertlerini dinlediniz, cesaretlendirdiniz, bazen çalışmalarının yetersiz olduğunu ya da bazı noktalarda nelere dikkat etmesi gerektiğiyle ilgili yüzleştirdiniz.
Bazı günler ailecek olan birlikteliklerde bugün bizimlesin dediniz, bazen de bu sene dişini sık önümüzde birlikte zaman geçireceğimiz birçok gün var deyip derse odaklanmasını istediniz.
Değerli öğrenciler, denemelere girmek, sonuçların kıyaslanması, başarı sıralaması, bazen denemelerin düşmesi bazen yükselmesi, bazen umutsuzluk bazen sadece ders dışında bir şeyler yapma isteği, diğer taraftan lise heyecanı, arkadaşlardan ayrılacak olmak gibi değişkenlerle değişik duygu durumları yaşadınız.
Tüm bu süreçler hem öğrenciler hem de aileler için yoğundu. İyi bir okula gitmeyi istemek velilerden önce öğrencilerin temel isteklerinden biri.
Bunun tam tersiyse zaten önemsediğimiz içsel motivasyonu sağlayamamış oluyoruz. Bazen velilerin kaygıları, istekleri öğrencilerin duygularının isteklerinin önüne geçebiliyor. Öğrenciler olarak süreci bizzat yaşıyorlar dikkat edin sizin duygu yükünüzü de sırtlanmasınlar.
Sınava az bir zaman kala, sınav öğrencileriyle kendi duygu durumlarını sorgulayacak, ne kadar çalıştım,yeterli miyim, gibi net bir cevabı olmayan konuşmaların içinde olmamayı önemli buluruz. Çünkü gerçekten aynı süreç yaşansaydı ve hiç masa başından kalkmasaydık bile bazı konularda ne kadar yeterli olduğumuzdan emin olamayabilirdik.
Tüm konuların bilinmesi, tüm soru stillerine hakim olunması gibi beklentiler mükemmeliyetçi düşünceler. Bu durum öğrencileri zora sokuyor. Eminim elinizden geleni yaptınız, yapamadığınız durumlar elinizde olmayan durumlardı. Çünkü sadece derslerle uğraşmıyoruz. Hayatımız çok yönlü, ergenlik sürecindeyiz, bir okul bitiriyoruz, gün içinde değişen durumlar oluyor gibi.
Süreçten öğrencilerle birlikte öğretmenler veliler de sorumlu. Bu süreçte herkese büyük sorumluluklar düştü. Ama en büyük sorumluluk şüphesiz öğrencilerdeydi. Hem öğrencilerden beklentiler hem de öğrencilerin kendilerinden bekledikleri vardı. Bu beklentiler sebebiyle bu zamana kadar olabildiğince gayret gösterdiniz. Şimdi sıra sadece soruları çözmekte.
Kendinize heyecanlanma sakin ol gibi cümleler kurmanıza gerek yok. Veliler de mümkünse bunu yapmasınlar. Bu ifadeler zorunluluk ve soyut ifadeler olduğundan sakin kalmaya çalışmak zor olabilir. Öğrenciler kendilerine elimden geleni yapacağım, güzel geçeceğini düşünüyorum umuyorum gibi ifadeleri sahiplenebilir. Aileler için ise elinden geleni yap,biz buradayız demek yeterli olabilir.
Heyecanlandığını görüyorsak nefes egzersizi önerebiliriz. Övgü dolu sözler ya da cesaretlendire yapmadan önce şu an neye ihtiyacın var diye öğrenciye sorulabilir. Dikkat edelim motive edelim derken baskı oluşturmayalım. Öğrencinin sınav için giriş belgelerini evden çıkmadan sakin ses tonuyla kontrol edebilirsiniz, olabildiğince zamanlamanıza dikkat edin, kahvaltı ve su rutinini korumasına yardımcı olun.
Sınav günü geçmiş ve geleceğe yönelmeden o günde oluyoruz. Sınavlar önemli evet, fakat çocuklarımız kadar değil.

Share
1146 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

6+7 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Bedensel Okuryazarlık

    17 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Okuryazar olmak okuma ve yazma anlamının ötesinde bir konuyla ilgili farkındalık kazanmak anlamında kullanılır. Çeşitli alanların okuryazarlığı olabilir. Örneğin sosyal medya okuryazarlığı, finansal okuryazarlık gibi. Bu yazıda “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” sözünü referans alarak psikolojinin de beyindeki bilişsel duyuşsal ve duygusal faktörlerle ilgilenmesinden yola çıkarak bedensel okuryazarlığı konuşacağız. Beden neye ihtiyaç duyduğuna dair sinyalleri sürekli olarak beyne gönderir. Acıkmak, susamak, açık hava ihtiyacı, birileriyle k...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...
  • Bu İlçeye bir MÜZE yakışır

    06 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Vezirköprü'de eski bir Vezirköprü evinin restorasyonu yapılarak bir müze oluşturulması sağlansa, ilçenin turizmine oldukça büyük katkısı olmaz mı? Vezirköprü'de Oymaağaç Kazılarının ilk başladığı günlerde bile buradan çıkan materyallerin Samsun Müzesi'nde değil, Vezirköprü'de oluşturulabilecek bir MÜZE'de sergilenmesi gerektiğini söylemiştim. O dönemde Belediye'nin Ganioğlu'ndaki Zabıta yapılan bina henüz inşaat halindeydi. Vezirköprü'nün Taş Medrese'sinin kütüphane olarak kullanılmasının değil, bir arkeoloji müzesi olarak kullanılmasının d...