logo

Gördük!…


Göktan Tek'er
goktanteker@hotmail.com

“Duyduk ki, Bu işler duyulur da durmak olur mu?”

Biz de Vezirköprü’de uzun aradan sonra 29 Ekim kutlandığını gördük. Etkinliği duyup, bayrağını alıp koşup gelenleri gördük. Vatandaşın Cumhuriyet Bayramı kutlanmasına hasret kaldığını gördük. Bayrağını kapıp, Cumhuriyet Meydanına koşanların yürüyüşte renkli görüntüler oluşturduklarını gördük. Önder Erdem’in ‘Cumhuriyet Bayramı kutlanabilir’ hayalinin gerçekleşebileceğini gördük. Tıpkı Cumhuriyet kurulurken olduğu gibi herkesin katılımıyla ne kadar güçlü işler yapılabileceğini gördük. Sivil Toplum Kuruluşlarının bir araya geldiklerinde etkili olabileceklerini gördük. Ninelerin, annelerin, çocukların, babaların bayram kutlamayı özlediklerini gördük. Erkenden gelerek üşümemek için sıkı giyineni, yol kenarında saygı duruşunda Cumhuriyet Yürüyüşü’nü seyredeni, camlardan, dükkanlardan katılanları gördük. Bebek arabaları ile Cumhuriyet Meydanını dolduranları, bastonla yürüyerrek bayramı kutlayanları gördük. Cumhuriyet Bayramı’nın her kesimden insanı bir araya getireceğini, kimsenin diğerini incitmeden bayram kutlayabileceğini gördük. Merzifon’dan gelen Bando takımının bayramlarda ne kadar etkisi olduğunu gördük. Sahne alan Vezirköprü sanatçılarının dışardan gelecekleri de aratmayacağını gördük. Bunların yanında sımsıkı örttükleri perdelerinden dışarı bile bakmayanları gördük. Sanki Cumhuriyet bazılarınınmış gibi, kendileri Cumhuriyet nimetlerinden yararlanmazlarmış gibi ‘biz yokuz’ diyenleri gördük. Siyasetçi olup, halkın yanında yer almayanları gördük. ‘Biz olmazsak yapılmaz’ diyenlerin olmadığı zaman da gayet güzel etkinlik yapılabileceğini gördük. Cumhuriyet Bayramı’nda Meydandaki Atatürk Anıtı’nın unutulmuş, ışıklandırması bile çok görülmüş, karanlıkta kalmış halini gördük. Amir ve memurların önemli kısmının bayramlara sadece ‘mecburiyetten’ katıldıklarını gördük. Vatandaşların resmi törenlere değil, katılımcı törenlere daha fazla ihtiyaç duyduğunu gördük. Güzel düzenlenmiş bu kutlamanın gelecek yıllarda daha coşkulu ve dolu olmasını isteyenleri gördük. Cumhuriyet Bayramının her kesimin bayramı olduğunu; Vezirköprü’nün CUMHURİYET’e sahip çıktığını gördük. Emeği geçenlere teşekkürler.. Nice bayramlara..

Share
1181 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

10+8 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...
  • Bu İlçeye bir MÜZE yakışır

    06 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Vezirköprü'de eski bir Vezirköprü evinin restorasyonu yapılarak bir müze oluşturulması sağlansa, ilçenin turizmine oldukça büyük katkısı olmaz mı? Vezirköprü'de Oymaağaç Kazılarının ilk başladığı günlerde bile buradan çıkan materyallerin Samsun Müzesi'nde değil, Vezirköprü'de oluşturulabilecek bir MÜZE'de sergilenmesi gerektiğini söylemiştim. O dönemde Belediye'nin Ganioğlu'ndaki Zabıta yapılan bina henüz inşaat halindeydi. Vezirköprü'nün Taş Medrese'sinin kütüphane olarak kullanılmasının değil, bir arkeoloji müzesi olarak kullanılmasının d...
  • Küçük Adımlar, Büyük Değişiklikler

    02 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Bu yazıda küçük adımların hayatımızdaki öneminden bahsetmek istiyorum. Bu yazıyı yazma motivasyonum, küçük adımların psikolojik sağlığımıza gerçekten iyi gelen bir kolaylaştırıcı olması. Kontrol edebileceğimiz en küçük aktiviteler olarak tanımlayabiliriz küçük adımları, bu yazı için. Bir örnekle başlayacak olursak, diyelim ki sabah uyandık, gözlerimizi açıp güne başlayacağız. Gözlerimizi açmadan tüm günü zihnimizden geçirdiğimizde güne başlamak zor gelebilir. Yapabileceğimiz, harekete geçirici ilk adımlara odaklanmak yataktan çıkmayı kolaylaşt...