logo

18 Kasım 2023

Çocuklar ve Rekabet


admin
vatandas1959@hotmail.com
Rekabet ve işbirliği kavramları gündelik hayatımızda ikisine de başvurduğumuz, biri diğerinden daha iyi olmayan kavramlar. Rekabet sonuca ulaşmada hızlandırıcı olurken işbirliği işlerin kolaylaşmasına daha kaliteli olmasına yardımcı oluyor.
Genelde rekabet olumsuz bir çağrışım oluştursa da insan varoluşunda vardır.3 yaşından itibaren erkek çocuğu babayı, kız çocuğu anneyi rakip olarak görmeye başlar. Anne ve baba bu rekabeti çocuğa zarar vermeden yönetebilir. 4-6 yaş civarında ise çocuk yeteneklerini, isteklerini diğerleriyle kıyaslama yaparak ayırt etmeye başlar. Bu yaşlarda diyebiliriz ki diğer insanlarla rekabetçi davranışlar ortaya çıkar. Yani görüldüğü üzere bize rekabet etmek öğretilmeden doğamıza bu özellik yüklenmiştir.
Rekabeti olumsuz olarak görmemizin en önemli nedenlerinden birisi anne baba tutumlarından kaynaklanan beklentilerin çocuğun hayatını zorlaştırmasıdır. Aileye muhtaç olan çocuk için, aile tarafından onaylanmak büyük bir ihtiyaçtır. Her aile çocuğunun başarılı olmasını, herkesçe bilinen başarı alanlarında başarılı olmasını ister. Oysaki her çocuk özeldir ve her çocuğun geliştirebileceği çok özel potansiyeli vardır. Hayatı öğrenmeye kendi becerilerini keşfetmeye çalışan çocuk ailenin çevrenin beklentilerini karşılamak için çok çaba sarf ettiğimde ilerleyen yaşlarda değersizlik duyguları ve performans kaygıları artacaktır. Performans kaygısı bir sınavda gerektiğinden fazla kaygılanmak olabileceği gibi kendini ifade etmekte zorlanma gibi gündelik hayatın içinden de olabilir.
Çocuklara bir spor dalında uğraşının olması çokça tavsiye edilir. Halbuki spor rekabeti içerir. Ama buradaki rekabet aile ve öğretmenlerin sağlıksız müdahalesi olmadığı sürece çocuk için istenilen bir durumdur. Ayrıca kaybetmenin üzüntüsünü kazanmanın sevincini sağlıklı yaşamak da bir beceridir.
Birey olarak en savunmasız olduğumuz dönem çocukluk dönemimizdir. Bu dönemde koşulsuz sevgi ve destek arayan çocuk için başardığında ödüllendirmek başarısız olduğunda eleştirilmek çocuğun zor konuları aileyle paylaşmaması anlamına da gelebilir.
Hayatı güvenli olarak algılamaya yaşanmaya değer olduğuna inanmamız gerekir. Çocukluk dönemi sağlıklı geçen bireyler yaşamlarındaki diğer zorluklarla da kendilerini değersizleştirmeden başa çıkmanın yollarını arıyorlar. Aileler de çocukların başarı ya da başarısızlık durumlarına göre değer değersizliği vermek yerine kendi çocukları oldukları için dünya da var oldukları için değerli olduğunu hissettirmeleri önemlidir. Çaresizliği hayatının merkezine almamış her birey hayatını iyileştirmek için adımlar atacaktır.
Kıyaslama ve rekabet noktasında çocuklarınızı yanlış yönlendirdiğinizi fark ettiğimizde kendimizi ve davranışlarınızı gözden geçirelim. Sonuçlar değişmediğinde kendimize ve çocuklara kızmadan önce uzman desteği almayı düşünebilirsiniz.

Share
240 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

8+8 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Çocuklara şaka yapmak, şakalaşmak veya mizah kullanmak

    23 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Eğlendirmek, güldürmek için söylenen söze veya yapılan davranışa şaka denir. Mizah ise sözü şakayla birlikte düşündürücü şekilde söylemektir. Hayatımızda mizaha, şakaya ihtiyacımız vardır. Çünkü eğlenmek ihtiyaçtır. Mizah hayatın zorlu taraflarında duyguları abartmaya imkan vererek rahatlamayı, konunun başka taraflarına bakabilmeyi, psikolojik olarak sağlam kalabilmeyi sağlar. Çocuk öğrenerek büyür. Öğrenmek ise sürekli bir davranış değişikliği ve yenilik getirir, bu gerçekten zordur. Sürekli öğrenen çocuk için ise duygu dengesinin sağlanmasınd...
  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Bedensel Okuryazarlık

    17 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Okuryazar olmak okuma ve yazma anlamının ötesinde bir konuyla ilgili farkındalık kazanmak anlamında kullanılır. Çeşitli alanların okuryazarlığı olabilir. Örneğin sosyal medya okuryazarlığı, finansal okuryazarlık gibi. Bu yazıda “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” sözünü referans alarak psikolojinin de beyindeki bilişsel duyuşsal ve duygusal faktörlerle ilgilenmesinden yola çıkarak bedensel okuryazarlığı konuşacağız. Beden neye ihtiyaç duyduğuna dair sinyalleri sürekli olarak beyne gönderir. Acıkmak, susamak, açık hava ihtiyacı, birileriyle k...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...