logo

BİZ GÖREVİMİZİ YAPMAYA DEVAM EDECEĞİZ.


İhsan Cömert
comert_ihsan@hotmail.com

Daha önceki yazılarımdan birinde Vezirköprü sorunları ile ilgili bir süre yazı yazmayacağımı yazmıştım. Bu düşüncem değişmedi, onun için yazmamaya devam edeceğim.
Vezirköprü ile ilgili yazsak da muhatap bulmuyor yazılarımız, laftan başka icraat yok, siyaset şunu yaptık, bunu yaptık diye sadece laf yapıyorlar. Ortada hiçbir icraat yok. Bunlar seçilmiş siyasiler.
Birde atanmış yöneticiler, maalesef onlar laf da yapmıyor, tek yaptıkları icraat arabalarına park yeri bulamamış gibi yolu kapatıp arabalarına özel yer yapmak en büyük icraatları.!..
Geçen bir siyasetçiyle bu konuları konuşurken bana” yahu boşa yazıp çizmeyin, biz icraat yapmazsak bu halk Vezirköprü’de bize %80 oy verir mi?” deyince sustum.
BANA GÖRE YANLIŞ POLİTİKA
Bana göre Devletin politikası Osmanlı Sultanlarının uyguladığı politikaların aynısı. Osmanlı Anadolu’yu vergi alırken, birde asker alırken hatırlamış,
Sultanlarımız Anadolu halkının ne huzurunu, ne açlık ve sefaletini, ne eğitim ve sağlığını hiç hatırlamamış, İstanbul’a saraylar, köşkler inşa etmiş, harem odaları, sarayların yakınlarında has bahçeler icat etmişlerdir.!..
Mustafa Kemal diye birisi devletin yönetimini alınca Anadolu’nun illerini dolaşmış, halkın fakrü zaruretini yerinde görmüş, Cumhuriyetin yaptığı yatırımlardan Kars’tan, Edirne’ye, Samsun’dan Adana’ya tüm illere irili ufaklı dağıtmıştır.
Tarımı geliştirmiş, hayvancılığı, süt üreticiliğini teşvik etmiş, eğitim ve sağlık politikasını Anadolu’nun en ücra köylerine yaymıştır.
Halkın üzerinden vergi yükünü azaltmak için ilk iş olarak AŞAR’ı kaldırmıştır.
Türkiye’nin İstanbul’dan ibaret olmadığını göstermiş, İstanbul’a sultanlar gibi saraylar yaptırmamıştır.
BUGÜNKÜ POLİTİKA NEDİR?
Peki bugün devletin politikası nedir?.. Mustafa Kemal’in uygulamaya koyduğu halkçı politikadan uzaklaşılmış, yeniden sultanların (padişahların) uyguladığı politikaya doğru dönüşüm başlamıştır. Bunun örnekleri;
Deniz İstanbul’dan alında denizaltı geçişleri, üçüncü köprü, üçüncü hava alanı, yatları ve yaşam alanları ile göz kamaştıran bir İstanbul.!..
Anadolu’ya yatırım tamamen durmuş, insan göçü dahil tüm varlıklar İstanbul’a akıtılarak inşaat sektörü de dahil devlet eliyle Anadolu’dan İstanbul’a tam bir göç akını başlatılmıştır. İstanbul’a tam cazibe merkezlerinin çekiciliği de bu göç akımı da rol oynamıştır.
Cumhuriyet’in başkenti başta olmak üzere Anadolu’dan batıya kaçış adeta teşvik edilmektedir.!..
Ankara’dan bazı genel müdürlükler, merkez bankası başta olmak üzere bankacılık ve finans sektörü İstanbul’a taşınmaktadır. Bu gidişle devlet yönetiminin de İstanbul’dan yönetilmesi kaçınılmaz olacaktır.!..
Ne yazık ki Anadolu halkı geçmişi unutmuş, ya da geçmişi İstanbul’dan padişahların(sultanların) yönetiminde ecdatların kemiklerinin Yemen, Mısır, Libya çöllerinde nasıl bırakıldığını bugün halkın hala ağlayarak dinlediği yemen türkülerinden de mi hatırlamıyor.
Mustafa Kemal’in kanla halka verdiği bu nimetlerin, özgürlüklerin kıymetinin kaybedildiği zaman anlarız.
Kendi elleriyle o acıların yaşanmasına onay verirler.
Biz birer aydın olarak Mustafa Kemal ve halkına karşı görevimizi yapmaya devam edeceğiz.

Share
885 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

10+6 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...
  • Bu İlçeye bir MÜZE yakışır

    06 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Vezirköprü'de eski bir Vezirköprü evinin restorasyonu yapılarak bir müze oluşturulması sağlansa, ilçenin turizmine oldukça büyük katkısı olmaz mı? Vezirköprü'de Oymaağaç Kazılarının ilk başladığı günlerde bile buradan çıkan materyallerin Samsun Müzesi'nde değil, Vezirköprü'de oluşturulabilecek bir MÜZE'de sergilenmesi gerektiğini söylemiştim. O dönemde Belediye'nin Ganioğlu'ndaki Zabıta yapılan bina henüz inşaat halindeydi. Vezirköprü'nün Taş Medrese'sinin kütüphane olarak kullanılmasının değil, bir arkeoloji müzesi olarak kullanılmasının d...
  • Küçük Adımlar, Büyük Değişiklikler

    02 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Bu yazıda küçük adımların hayatımızdaki öneminden bahsetmek istiyorum. Bu yazıyı yazma motivasyonum, küçük adımların psikolojik sağlığımıza gerçekten iyi gelen bir kolaylaştırıcı olması. Kontrol edebileceğimiz en küçük aktiviteler olarak tanımlayabiliriz küçük adımları, bu yazı için. Bir örnekle başlayacak olursak, diyelim ki sabah uyandık, gözlerimizi açıp güne başlayacağız. Gözlerimizi açmadan tüm günü zihnimizden geçirdiğimizde güne başlamak zor gelebilir. Yapabileceğimiz, harekete geçirici ilk adımlara odaklanmak yataktan çıkmayı kolaylaşt...