Daha önceleri Vezirköprü’nün bölgede en önemli ilçe olduğunu bilirdik.
Bunda ilçenin kendi içindeki ürettiklerinin dışarıda Pazar bularak satmaları ve buradan elde edilen paranın ilçe ekonomisine katılmasının önemi büyüktü.
Kunduracılık olsun, ipek böcekçiliği olsun, çömlekçilik olsun, ip yapımı olsun.. Daha neler neler.
Vezirköprü kendi ihtiyacını kendi karşıladığı gibi, dış pazarda da yer bulan bir ekonomiye sahipti.
Türkiye’de de dünyada olduğu gibi üretim modelleri değişince fabrikasyona ayak uyduramayan Vezirköprü de ekonomik yönden zayıfladığı gibi bölgedeki gücünü de kaybetti.
(Bugün nüfusu da azalan Vezirköprü’nün yakın zamanda oy deposu olarak bile görülemeyeceği de bir gerçek)
Vezirköprü özellikle üretim faaliyetlerinde sağlanan desteklerden yararlanamayan bir ilçe haline gelerek, büyümesinin önünde yaşanan büyük engeli kaldırmaktan aciz kaldı.
Devlet yatırımlarının İlçeye alınması yönünde de gerekli adımları bir türlü atamayınca elinde eski bir cezaevi ve (özelleştirmeden alınan ve bu şekilde alınarak tek çalışan fabrika olan Vezirağaç) ORÜS sonrasında maalesef bir adım yol alamadık.
Yıllarca İlçede bir Organize Sanayi Bölgesi olmasının gerekliliğini iddia ettik. Sonunda bunun için adımlar atılmaya başlandı. Ancak her geçen gün Vezirköprü’nün aleyhine işliyor.
Oysa tarım ve hayvancılık başta olmak üzere, özellikle iş gücü bakımından da önemli bir girdiye sahip bir ilçe Vezirköprü. (Bugün Merzifon’dan yarın belki Havza’dan eleman alınacak anonsları yapılması ilçe için üzücü değil midir?)
Bugün etraftaki ilçelerle kıyasladığımızda günden güne erimeye devam eden bir ilçe var elimizde.
Tek parti iktidarlarından da yararlanamayınca, siyasi olarak da etkinlik gösteremeyince Vezirköprü gerilemek zorunda kaldı.
Bugün geldiğimiz noktada üretimde gelişme olmaksızın sadece Havza’ya doğru büyüyen bir Vezirköprü var.
Merkezinin alan olarak genişlemesinin getirileri ve götürüleri tartışılır.
Ancak Vezirköprü’nün yapacağı yatırımlar ve atacağı adımlar için biraz daha hızlı davranması şart. Eğer bu adımlar ivedilikle atılamazsa günden güne erimeye devam edecektir.
Bunun için bir arada davranmayı öğrenmiş ilçe olmamız da bir gereklilik. Herkesin birbirini sevmesini bekleyemeyiz belki ama ortak çıkarlarda bir araya gelinmezse, herkes bu çıkarlara destek vermezse nasıl ilerlemeye başlayabilir, nasıl hızlandırabiliriz?
Etraftaki ilçelerin tutkunluğunu anlatırken, kendi ilçemizdeki küçük çıkar çatışmaları yüzünden birbirimizin arkasından kuyu kazmaya çalışan bir ilçe görüntüsü ortaya koymayı sürdürürsek, dışarıdaki insanların bizi daha kolay atlatmalarına ve kullanmalarına daha fazla devam edersek kimin ekmeğine yağ sürmüş oluruz?
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
20 Kasım 2024 Köşe Yazıları
09 Kasım 2024 Köşe Yazıları
06 Kasım 2024 Köşe Yazıları
02 Kasım 2024 Köşe Yazıları