logo

Başarı nasıl olur?


Göktan Tek'er
goktanteker@hotmail.com

Vezirköprü – Havza arasında camı kırılanların kervanına bu hafta biz de katıldık.
Artık bizzat işin içindeki olarak şikayet edebilirim.
Sigortacımı aradım; “bu hafta onuncu kişi oldunuz” dediler.
Ben de dedim ki; “sizlerinde sigorta şirketleri olarak şikayetçi olmanız gerekir. En az bizlerin mağduriyeti kadar, sizlerin de zararı var. Belki, vatandaşın çektiği çileyi, gördüğü zararı dikkate almayanlar, büyük şirketlerin açacağı davayı kaybederse, sayenizde Vezirköprü de bir nebze düzgün yola kavuşabilir.”
Gerçi Vezirköprü’nün sıkıntılarını duyan kimse de yok.
Olsaydı, Yaklaşık 16 bin genci olan Vezirköprü’yü sınav merkezi yapmazlar mıydı?
Olsaydı, bu kadar insanı mağdur etmemek adına düzenleme yapılmaz mıydı?
Bununla birlikte Vezirköprü’den çıkan heyetler Üniversite kapısından başka bir yeri aşındırmadılar.
Orası da çözüm yeri değil zaten.
Çözüm nasıl mı olur?
İlçenin önde olması gerekenleri öne düşüp gerçekten işi üzerlerine alırlarsa olur.
İlçenin Kaymakamı, Belediye Başkanı, sivil toplum örgütleri bir araya gelip; önlerine düşecek siyasetçileri ile birlikte (sanırım seçim zamanlarında Vezirköprü Milletvekili olduğunu söyleyenlerden bir ya da birkaçı öne düşmeyi kabul ederler) sınavları yapan kurum olan ÖSYM’ye giderlerse, burada görüşme yaparlarsa sonuç alınabilir.
Nasıl Olur?
Bu hafta gazetemize gelen Esnaf Odası Başkanı İsmail Karadaş gibi, manifaturacılar odası başkanı Önder Erdem gibi, Esnaf Kefalet Başkanı Şakir Demirkan gibi, eğitim ile ilgili olduğunu bir kez daha gösteren Türk Eğitim Sen Şube Başkanı Bünyamin Kamçi gibi ilgi gösteren sivil toplum kuruluşlarının sayılarının artması ile olur.
Yoksa kendilerini bir kabuğun içerisine sokmuş, kafalarını kuma gömmüş, sadece kendileri için çalışanlarla Vezirköprü makus talihini yenemez.
Evet, ilçede birlik olmak gerekir.
Lafa gelince mangalda kül bırakmayanların, iş yapmaya gelince de ilçe adına herkesle bir araya gelebilmeleriyle birlik sağlanır.
Vezirköprü Belediye Başkanı Sadık Edis, kampanyamızın da ilgi görmesiyle yeniden gerekli yerlerle yazışmaları başlattığını açıkladı.
Ciddi anlamda yapılan ilk girişim belki de bu olacak.
Veziköprü’de dolaşırken özellikle esnafın konuya duyarlılığın artarak devam ettiğini görmek mümkün.
Ancak, kampanyaya ses verenler kadar sesi kısılmış olanların da ilçe tarihinde yer alacakları muhakkak.

Share
1885 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

4+3 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Çocuklara şaka yapmak, şakalaşmak veya mizah kullanmak

    23 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Eğlendirmek, güldürmek için söylenen söze veya yapılan davranışa şaka denir. Mizah ise sözü şakayla birlikte düşündürücü şekilde söylemektir. Hayatımızda mizaha, şakaya ihtiyacımız vardır. Çünkü eğlenmek ihtiyaçtır. Mizah hayatın zorlu taraflarında duyguları abartmaya imkan vererek rahatlamayı, konunun başka taraflarına bakabilmeyi, psikolojik olarak sağlam kalabilmeyi sağlar. Çocuk öğrenerek büyür. Öğrenmek ise sürekli bir davranış değişikliği ve yenilik getirir, bu gerçekten zordur. Sürekli öğrenen çocuk için ise duygu dengesinin sağlanmasınd...
  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Bedensel Okuryazarlık

    17 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Okuryazar olmak okuma ve yazma anlamının ötesinde bir konuyla ilgili farkındalık kazanmak anlamında kullanılır. Çeşitli alanların okuryazarlığı olabilir. Örneğin sosyal medya okuryazarlığı, finansal okuryazarlık gibi. Bu yazıda “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” sözünü referans alarak psikolojinin de beyindeki bilişsel duyuşsal ve duygusal faktörlerle ilgilenmesinden yola çıkarak bedensel okuryazarlığı konuşacağız. Beden neye ihtiyaç duyduğuna dair sinyalleri sürekli olarak beyne gönderir. Acıkmak, susamak, açık hava ihtiyacı, birileriyle k...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...