logo

Babanın Çocuğun Yetişmesindeki Katkıları


Duygu Ceylan
duygu.ceylan.pd@gmail.com
Babanın çocukla iletişimi, çocuğun dış dünyayla iletişimini önemli ölçüde etkilemektedir. Yapılan çalışmalar çocuğuyla vakit geçiren, çocuğun yetişmesinde sorumluluk alan babaların; çocuğun okul başarısının yükselmesine, yeni ortamlara uyum sağlamasının kolaylaşmasına ergenlik gibi çatışmalı dönemlerin daha kolay atlatılmasına yardımcı olduğu görülmüştür.
Geçmişten günümüze babalık anlayışı farklılık göstermektedir. Önceden daha çok disipline etme, ekonomik kaynak sağlama ve babanın erkek çocukla daha fazla ilgilenme anlayışı yerini; çocuğun ekonomik ihtiyaçları yanında bakımıyla ilgilenme, cinsiyet farkı gözetmeme, iletişim kurma, birlikte oyunlar oynama gibi zaman ayırmaya yönelik etkinliklerle gelişmiştir.
Günümüzdeki babalık anlayışı geçmişe göre değişmiş olduğundan, çoğu baba çocuğuyla nasıl sağlıklı zaman geçireceğini bilememektedir. Bunda babanın kendi babasından öğrendikleri etkili olmakla birlikte babanın psikolojik durumu, bakış açısı, iş durumu, ekonomik zorluklar da baba çocuk etkileşimini etkilemektedir. Bunların yanı sıra bazı anneler babaya çocuk bakımında sorumluluk vermemekte, çocuğun her şeyiyle ilgilenmek istemekte ve babayı dışarıda da bırakabilmektedir. Geniş ailelerde de çocuğun babayla zaman geçirmesi çekirdek ailelerdekine göre daha az olduğu görülmüştür. Bu gibi durumlar babaya daha az sorumluluk düşmesine ve babanın çocuk yetiştirmede kendini uzak tutmasına neden olabilir.
Babanın çocukla ilgilenmesi sadece çocuğun gelişimini değil aynı zamanda annenin sorumluluğu paylaşmasını sağlayarak annenin ruh sağlığını olumlu etkilemektedir. Çiftlerin ortak ebeveynlik sağlaması birlikte problem çözmelerine ortam hazırlayarak sorunlar aşıldıkça bağlılıkların yükselmesine katkı sağlar. Anne babalık rolü eş olmanın önüne geçmez ve karı koca ilişkisi daha sağlıklı yürütülebilir. Ortak ebeveynlik anlayışı çevredeki diğer akrabaların çocuk yetiştirilmesine müdahalelerini azaltır. Böylece annenin kendini hem annelik hem kadınlık hem kendi olduğu haliyle yeterli hissetmesinin önünü açar.
Babanın çocukla iletişimi baba üzerinde de olumlu etkiler sağladığı bir gerçektir. Çocuk öğrenmeye hazırdır ve bilgiyi alabileceği en yakın yer anne babasıdır. Çocuğuyla zaman geçiren babalar hem öğrendiklerini aktarma sürecine girerler hem de oyunla aktivitelerle tazelenirler. Bu faaliyetler de ruh sağlığımızı besler. Böylece babalık görevinde bulunan kişi kendini babalık rolünde omzuna ağır yükler binmiş birisi değil süreçten keyif alan birisi haline gelir. Çocuğun duygularına şahit olmak babanın da kendi duygu dünyasını görmesine alan açacaktır
Babasıyla iletişimi sağlıklı olan bireylerin suç oranlarının daha düşük olduğu da yine araştırmalarla desteklenmiştir.
Sevgili babalar; annenin çocuk bakımındaki tabiî ki çok önemli ama babanın rolünün de en az anne kadar önemli olduğu bir gerçektir. Bazen çocuklarımızla mizaç özellikleriniz uymayabilir. Bazen yoğun çalışma saatleri çocuğunuza ayrılan zamanı azaltabilir. Bazen ekonomik zorluklar sıkıntı verebilir. Her ne olursa olsun babalığın bir ömür sürdüğü ve bu noktada sizin yerinizin çocuklar için hayati olduğunu unutmayın.
Başka bir yazıda “Nasıl sağlıklı zaman geçirilebilir?” konuşmak üzere.

Share
538 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

6+2 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...
  • Bu İlçeye bir MÜZE yakışır

    06 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Vezirköprü'de eski bir Vezirköprü evinin restorasyonu yapılarak bir müze oluşturulması sağlansa, ilçenin turizmine oldukça büyük katkısı olmaz mı? Vezirköprü'de Oymaağaç Kazılarının ilk başladığı günlerde bile buradan çıkan materyallerin Samsun Müzesi'nde değil, Vezirköprü'de oluşturulabilecek bir MÜZE'de sergilenmesi gerektiğini söylemiştim. O dönemde Belediye'nin Ganioğlu'ndaki Zabıta yapılan bina henüz inşaat halindeydi. Vezirköprü'nün Taş Medrese'sinin kütüphane olarak kullanılmasının değil, bir arkeoloji müzesi olarak kullanılmasının d...
  • Küçük Adımlar, Büyük Değişiklikler

    02 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Bu yazıda küçük adımların hayatımızdaki öneminden bahsetmek istiyorum. Bu yazıyı yazma motivasyonum, küçük adımların psikolojik sağlığımıza gerçekten iyi gelen bir kolaylaştırıcı olması. Kontrol edebileceğimiz en küçük aktiviteler olarak tanımlayabiliriz küçük adımları, bu yazı için. Bir örnekle başlayacak olursak, diyelim ki sabah uyandık, gözlerimizi açıp güne başlayacağız. Gözlerimizi açmadan tüm günü zihnimizden geçirdiğimizde güne başlamak zor gelebilir. Yapabileceğimiz, harekete geçirici ilk adımlara odaklanmak yataktan çıkmayı kolaylaşt...