logo

50 Yıl Önce – 23 Ekim 1966

50 Yıl Önce – 23 Ekim 1966

(Tipo)muzu çalıştıran sanayi elektriğinin pek az saatlerde verilmesi bu hafta (pedal)da basılmak mecburiyetinde kalan gazetemiz (VATANDAŞ) dört sütuna düşürmüştür.

Afrika’nın en geri kabileleri dâhil dünyanın hiçbir yerinde gazetelerin elektrikle tehdit edilmesi ne görülmüş ne de duyulmuştur.

Öyle ki; Pazar günü bile sinema lehine kararla, kuruşuna kadar elektrik borcunun ödeyen matbaa’nın elektrikten ancak (öğrenilen 12.ye kadar istifade edebileceği) tebliğ edilmiştir. Hâlbuki öğlene kadar verilen elektrik gücü tipoyu çalıştır-maya kâfi gelmemektedir.

Hükümet yatırımlarından ve asrın ilerlemesinden seneler kaybedilmesine rağmen en ufak hissesini alamamış Vezirköprü’de yayınlaması maddi ve manevi sıkıntılar içerisinde olması bile memlekete ve bölgeye layık gazete haline gelmesine engel teşkil etmeyen VATANDAŞ Gazetesi için bu gerileme acı çok acı olmuştur.

Vezirköprü ziraat okulu için:

Ziraat odası: “50-60 bin lira vereceğiz” diyor

70 bin nüfuslu Vezirköprü’-nün genişlemeye mümbit arazilerinde yaşayan insanların iktisadi durumu ziraate dayanmakta ziraat ise, pek ilkel ve asrın bilgilerinden uzak bir anlayış içerisinde yapıldığı için bu bölgeyi sefaletten kurtaramamaktadır.

Bu itibarla Türkiye’ye yapılacağı Demirel tarafından açıklanan 20 ziraat, 5 orman okulu veya 4 kereste fabrikalarından birinin Vezirköprü’ye yapılması için burada beliren teşebbüsler hızlanmaktadır. Vatandaşların ayrı ayrı başbakana mektuplarından başka, Ziraat Odası da başbakanlığa ve tarım bakanlığına müracaatta bulunmuş, Ziraat Odası başkanı Abdullah Öncel gazetemize (odanın bu iş için 50-60 bin vereceği gibi en azından arsası da mahallen temin edilecektir) demiştir.

Gidiyormuş

Bir kasabanın sorgu hâkimliğine tayin edildiğini duyduğumuz Muzaffer Alpuğa sağa sola (bin dostum olacağına senin gibi bir tanesi olsun yeter) veya (Halep şehri) misali beylikleşmiş tekerlemeli veya pusulaları yazarken bizler gibi çok kimseye de çatmayı ihmal etmemiş.

Biz kendisini çoktan unutmuştuk. Mademki istiyor, bulacağımız ilk fırsatta kendisini Vezirköprü’den çok önce tanımış olanların dosyamızda mevcut mektuplarıyla birlikte hakikatleri açıklamakta farz olmuştur. Şimdilik kendimize ait durumu cevaplayalım.

1-Çok şükür, zengin beylere evimizi açıp yaşı küçük kızları menfaat mukabili iğfal ettirdiğimizi kimse iddia edemez.

Bu iddia da bulunacakların yakasına (ispat hakkı tanıyarak) yapışacak cesaret ve yürekte olduğumuz gibi bu da etimizde çiğlik olmadığını göstermeye kâfidir.

2-Hiç kimse (tazminatlar) alıp bunu çoluk çocuğumuza yedirdiğimizi midemize indirdiğimizi iddia edemez. 150 bin liralık tazminatları bile kazanmış dahi olsa idik, bunu tahsil eder bir hayır kurumuna teberru ederdik.

Avukatlarımızın alın teri vekâlet ücretlerini mideye indirir en gayri meşru menfaat kapılarını terk edip Amasya savcılığının müracaatımız üzerine açtığı davalarımızdan vazgeçmezdik.

3-En can dostlara hatta o dostlar ki en büyük fedakârlık ve asalet örneği vermişlerdir, kimin ne yaptığını da açıklamalarımıza bırakalım.

Hataya yanlışlığa düştüğümüz oluyor fakat kimse olduğumuzdan çok yüksek görünmek için yalanlara başvurduğumuzu iddia edemez

Share
1081 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

5+7 = ?