logo

YÖNETİCİLER ARKASINDA BİR HOŞ SEDA BIRAKMALIDIR


İhsan Cömert
comert_ihsan@hotmail.com

Zamanlar gelip geçiyor. Başka bir deyişle “Irmaklar, dereler akıp duruyor.”Biz Vezirköprü halkı da bekleyip bakıyoruz.
Amacım kimseyi eleştirmek ya da kötülemek değil, ama şunu bilmemiz lazım. Makamlar gelip geçicidir. Önemli olan halkı yöneten kişilerin (birtakım makamlara gelenlerin) hoş seda bırakması gerekir. En azından bir hoş seda bırakması için uğraş vermesi gerekir. Halktan bir yetki alıp 5-10 sene görevde kalıp, halkın acı günlerinde, tatlı günlerin arasında bulunup gönül almakla hoş sedalar bırakılamaz!
Bunlar insani ve hemşerilik görevidir. Yönetenlerin, insanların iş, aş bularak mutlu yaşaması için bir şeyler üretmesi gerekir. Anavatan partisinin tek parti iktidarı döneminde, (hatta Karadeniz bölgesinde hemen hemen iktidarın tek Belediyesi Vezirköprü olmasına rağmen )değerlendirilememiştir. Daha sonra gelen Belediye Başkanı muhalefet olduğu için bir iş yapamamış, sadece satıp savıp günü kurtarmıştır.
Son 16 yıldır Vezirköprü tek parti iktidarına bağlı Belediye Başkanları tarafından yönetilmektedir. İlk beş yıl Osman Özer ‘in Belediye başkanlığını saymıyorum, onu tarih “çıkarını korudu” diye yazacaktır.
On bir yıllık Belediye Başkanı Sayın İbrahim Sadık Edis de tek parti iktidarını değerlendirememektedir.
Sayın Edis ‘in iyi niyetinden, şüphem yok. Belediye’nin varlıklarını da kendi malı gibi koruduğunda hemen hemen herkes hemfikir.
Ancak; tek parti iktidarında Vezirköprü’ye neler yapılabilirdi?..
Bilindiği gibi Vezirköprü tarıma ve hayvancılığa bağlı olarak geçimini sürdüren bir yöredir. Belediye; hayvancılığın gelişmesine, bununla ilgili peynir, süt, yağ üretimi ile ilgili entegre bir tesisin kurulmasına öncülük edebilirdi. Soğuk hava deposu yapılıp kasaplık hayvanların kesildiğinde bu depodan Türkiye’ye pazarlamasını sağlayabilirdi.
Vezirköprü her türlü baklagillerin, fasulye, nohut, mercimek gibi ürünlerin paketleme tesisleri yapılarak pazarlama garantili olarak üretici ekime teşvik edilebilir.
Bizim insanımız önünde bir destekçi güç olmadan kendi ayağının üzerinde durma yetisine sahip değildir. Elinden tutacak bir güç arar!..
Başka ilginç bir konu düşünüyorum. Muhtarlarımız alınmasın ama başta da söylediğim gibi makamlar gelip geçicidir.
TBMM bir yasa çıkararak (zaten bütün şehir yasası ile anlamı kalmadığından) muhtarlıkların kaldırılması, devlete kalacak muhtarlık giderlerine ayrılan bütçe ile bir fon kurulmasını, bu fonda biriken paraların tarım ve hayvancılık için yatırıma yönelen Belediyelere yeterli ödeneğin verilmesi için yasa çıkarılması düşünülmelidir.
Bu halk için çalışmak isteyen iyi niyetli herkese görev düşmektedir. Bilhassa yöneticiler bir hoş seda bırakmak için çalışmalıdır.

Share
455 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

9+1 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Bedensel Okuryazarlık

    17 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Okuryazar olmak okuma ve yazma anlamının ötesinde bir konuyla ilgili farkındalık kazanmak anlamında kullanılır. Çeşitli alanların okuryazarlığı olabilir. Örneğin sosyal medya okuryazarlığı, finansal okuryazarlık gibi. Bu yazıda “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” sözünü referans alarak psikolojinin de beyindeki bilişsel duyuşsal ve duygusal faktörlerle ilgilenmesinden yola çıkarak bedensel okuryazarlığı konuşacağız. Beden neye ihtiyaç duyduğuna dair sinyalleri sürekli olarak beyne gönderir. Acıkmak, susamak, açık hava ihtiyacı, birileriyle k...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...
  • Bu İlçeye bir MÜZE yakışır

    06 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Vezirköprü'de eski bir Vezirköprü evinin restorasyonu yapılarak bir müze oluşturulması sağlansa, ilçenin turizmine oldukça büyük katkısı olmaz mı? Vezirköprü'de Oymaağaç Kazılarının ilk başladığı günlerde bile buradan çıkan materyallerin Samsun Müzesi'nde değil, Vezirköprü'de oluşturulabilecek bir MÜZE'de sergilenmesi gerektiğini söylemiştim. O dönemde Belediye'nin Ganioğlu'ndaki Zabıta yapılan bina henüz inşaat halindeydi. Vezirköprü'nün Taş Medrese'sinin kütüphane olarak kullanılmasının değil, bir arkeoloji müzesi olarak kullanılmasının d...