logo

Gezi notları


Göktan Tek'er
goktanteker@hotmail.com

“Seyahat insanın dünyasını genişletir” demiş Mark Twain.

Gezerken daha fazla kıyas yapma imkanı doğuyor insana. Yaşadığınız yerin diğer yerlerle olan farklarını artılarını, eksilerini daha iyi görebiliyorsunuz.

Kendi kültürünüzün, damak tadınızın ne kadar iyi olduğunu test edebiliyorsunuz. Yol arkadaşlarınızla daha olgun tartışabiliyorsunuz.

Bir de kendi memleketinizin durumunu kıyaslarken, geride olmanın acısını duyuyorsunuz.

Geçerken nüfusu sizin ilçeniz kadar olmayan bir Alaca’nın Devlet Hastanesi’ni görüyor ve kendi yarım kalan hastanenizi aklınızdan geçiriyorsunuz.

Doğal olarak ekipte bir ‘hastanenin durumu’ konusu geçiyor.

Yolculuğunuz esnasında tanıştığınız insanlarla sohbet etmek, onlardan kendi yörelerini dinlemek, bazen sizin yörelerinize bir başka bakış açısı ile bakışı değerlendirmek farklı bir yaklaşım ve bakış kazandırıyor hayatınıza.

Hele güneye gidildikçe, insanların sıcaklığı, doğallıkları ve yardımseverlikleri biraz da durduğunuz yeri yeniden değerlendirmenizi sağlıyor.

Ülkenin hemen her yerinde gerçekten güzel insanlar var diyor ve bir kat daha seviyor, seviniyorsunuz.

İlçenizde meslek yüksek okulunun fakülte olmasının hayalini görürken, devasa alanlardaki kampüslere rastlamak farklı dünyalara götürüyor insanı.

Karlı dağların (Erciyes gibi) olanca haşmetleriyle karşınıza çıkarak verdiği pozlar gündeminize damga vurabiliyor.

Tarihi koklamak isteyenlere, güzel restorasyon örnekleri sunan (Taşkuyu Mağarası ve Gaffur Han) yerleri görünce mutluluk duyan ama yine de (Eshab-ı kehf mağarasında olduğu gibi) yer yer içine beton döken anlayışı kendi yörenizdekilerle kıyaslıyorsunuz.

İlçelerde eski yerleşim yerlerinin terk edilerek, yeni yaşam merkezleri tarafına doğru kayıldığını, insanların yeniye yenildiğini rahatlıkla görüyorsunuz.

Türkiye’nin birçok yerinden gelerek bir arada eğlenebilmeyi bilen, eğlencenin başkasına rahatsızlık vermediğini gösteren yüzünü görmek daha iyi geliyor insana.

Kilometrelerce yol giderken, yapılmış yolları görüp geri dönünce (özellikle Havza’dan sonra) bu ilçenin geliştiğini söyleyenlere biraz daha farklı gülüyorsunuz.

Romalı düşünür Seneca’nın dediği gibi; gezmek ve yer değiştirmek, akla yeni bir dinçlik getiriyor..

Share
879 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

10+10 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...
  • Bu İlçeye bir MÜZE yakışır

    06 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Vezirköprü'de eski bir Vezirköprü evinin restorasyonu yapılarak bir müze oluşturulması sağlansa, ilçenin turizmine oldukça büyük katkısı olmaz mı? Vezirköprü'de Oymaağaç Kazılarının ilk başladığı günlerde bile buradan çıkan materyallerin Samsun Müzesi'nde değil, Vezirköprü'de oluşturulabilecek bir MÜZE'de sergilenmesi gerektiğini söylemiştim. O dönemde Belediye'nin Ganioğlu'ndaki Zabıta yapılan bina henüz inşaat halindeydi. Vezirköprü'nün Taş Medrese'sinin kütüphane olarak kullanılmasının değil, bir arkeoloji müzesi olarak kullanılmasının d...
  • Küçük Adımlar, Büyük Değişiklikler

    02 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Bu yazıda küçük adımların hayatımızdaki öneminden bahsetmek istiyorum. Bu yazıyı yazma motivasyonum, küçük adımların psikolojik sağlığımıza gerçekten iyi gelen bir kolaylaştırıcı olması. Kontrol edebileceğimiz en küçük aktiviteler olarak tanımlayabiliriz küçük adımları, bu yazı için. Bir örnekle başlayacak olursak, diyelim ki sabah uyandık, gözlerimizi açıp güne başlayacağız. Gözlerimizi açmadan tüm günü zihnimizden geçirdiğimizde güne başlamak zor gelebilir. Yapabileceğimiz, harekete geçirici ilk adımlara odaklanmak yataktan çıkmayı kolaylaşt...