logo

22 Kasım 2023

DOĞRUYA DOĞRU, YANLIŞA DA YANLIŞ DİYEBİLMEK!


admin
vatandas1959@hotmail.com

İnsanlar bazen kendi içindeki kinleri yenemedikleri için karşısındakinin her yaptığını yanlış görürler.
Bu durum bir hastalıktır. Toplumun her kesimine bulaşmıştır bu hastalık.
Beşeri yaşamda, komşuluk yaşamında, siyasi hayatta bu anlayış bir yaşam biçimidir ve toplumun her kesimini içten içe böcek gibi kemirir.
Bu kin ve nefret hastalığından dolayı özellikle siyasi ortamda birinin ak dediğine diğeri siyah der!
İşte bundan dolayıdır ki, toplumun kafası karmakarışıktır.
İşte bundan dolayıdır ki, ülkedeki kurumlar toplum karşısındaki inanırlığını kaybetmiş, toplum çürümüştür. Kime inanacağını şaşırmış bir toplum.
Benim adamım yaptıysa doğrudur, senin adamın yaptıysa yanlıştır. Bu çıkmazdan kurtulabilir mi(?), yoksa toplumlar bu çıkmazda çürür gider mi?
VEZİRKÖPRÜ
Bu bağlamda Vezirköprü’yü değerlendirirsek iyi şeylerde oluyor, yanlış şeyler de oluyor. Örneğin;
– Hastanenin Kızılcaören köyünün altına yapılması gerçekten yanlıştı. (Tabi bu bana göre)
– Belediye hizmet binasının ise mevcut yerine yapılması son derece doğru planlanmıştır.(Tabi bu da bana göre)
Nalbantlıya yapılan TOKİ konutları sürekli iyi olarak Vezirköprü tarihinde anılacaktır.
Zaman zaman bu köşede yazarım. Mesela; havadan Vezirköprü’ye bakılsa bu şehirde 100-150 binin üzerinde insan yaşıyor sanırsın.
Peki; Vezirköprü’de ne kadar nüfus yaşıyor?
Tarım arazilerinin imara açılması ilçeyi her bakımdan olumsuz etkiliyor.
Hastanenin mevcut yere yapılması hem ilçenin dağılmasını hem de ilçe halkına hizmette sıkıntılar yaratmasını sağladı.
– Şimdiden söylüyorum, pancar kooperatifinden alınan eski pancar kantarının yerinin konut yapılması da yanlışa yanlış katmaktadır.
– Eski hastanenin yerini tüm kamunun yararlanmasını sağlayacak bir proje uygulaması en ideal olanıdır.
Vezirköprü hem belediye hizmetlerinden verimli yararlanması hem de büyük bir köy görünümünden kurtulmasını sağlayacaktır.
Böylece güzelim tarım arazileri beton yığını olmaktan kurtulacaktır.
En önemli konuda Vezirköprü ikinci derece deprem bölgesidir. Herhangi bir deprem kaybının en aza indirilmesi için çalışma seferberliği başlatılmalıdır.

Share
210 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

9+9 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Çocuklara şaka yapmak, şakalaşmak veya mizah kullanmak

    23 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Eğlendirmek, güldürmek için söylenen söze veya yapılan davranışa şaka denir. Mizah ise sözü şakayla birlikte düşündürücü şekilde söylemektir. Hayatımızda mizaha, şakaya ihtiyacımız vardır. Çünkü eğlenmek ihtiyaçtır. Mizah hayatın zorlu taraflarında duyguları abartmaya imkan vererek rahatlamayı, konunun başka taraflarına bakabilmeyi, psikolojik olarak sağlam kalabilmeyi sağlar. Çocuk öğrenerek büyür. Öğrenmek ise sürekli bir davranış değişikliği ve yenilik getirir, bu gerçekten zordur. Sürekli öğrenen çocuk için ise duygu dengesinin sağlanmasınd...
  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Bedensel Okuryazarlık

    17 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Okuryazar olmak okuma ve yazma anlamının ötesinde bir konuyla ilgili farkındalık kazanmak anlamında kullanılır. Çeşitli alanların okuryazarlığı olabilir. Örneğin sosyal medya okuryazarlığı, finansal okuryazarlık gibi. Bu yazıda “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” sözünü referans alarak psikolojinin de beyindeki bilişsel duyuşsal ve duygusal faktörlerle ilgilenmesinden yola çıkarak bedensel okuryazarlığı konuşacağız. Beden neye ihtiyaç duyduğuna dair sinyalleri sürekli olarak beyne gönderir. Acıkmak, susamak, açık hava ihtiyacı, birileriyle k...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...