logo

HİÇ DÜŞÜNÜYOR MUYUZ?


İhsan Cömert
comert_ihsan@hotmail.com

Sözlerimizi kimse yadırgamasın, biz gördüğümüz inandığımız konuları okurlarımızla paylaşmak zorundayız. Aksi halde kendimize, inancımıza, yaptığımız halkımızı bilinçlendirme görevimize, hepsinden de öte okurlarımıza ihanet etmiş oluruz!
Son yıllarda Vezirköprü’de gördüklerimiz, içinde yaşadığımız yüz yıla ve tarihi Vezirköprü’ye hiç yakışmıyor.
Çağımızda dünya akıl almaz, baş döndürücü bir hızla bilim, teknoloji de yol alarak toplumlarını refah içinde yaşatırken biz neden bir arpa boyu yol alamayız, akıl almaz bir şekilde geriye gidişimizin nedeni nedir?
İlçenin her sokağında bir inşaat müteahhidi yaratarak ilçeyi beton yığını haline getirmekle halk kalkınamıyor, refah ve mutluluğa ulaşamıyor.
İlçenin kaybetmemesi için sorumluların çözüm üretmesi lazım. İlçenin tarım alanlarını yapılaşmaya açarak betonlaşmanın önünü açmak, deprem fay hattı olduğunu bilerek ilçeyi Havza yoluna doğru kaydırmak çözüm değil. Allah korusun ilçenin felaketi olacağını hiç düşünmezler mi?
Tabi bir memleketi tuzu kurular yönetiyor, tuzu kuruların dediği olursa beklenmedik anda vay yaşanacaklara.
Hep yazdığımız, halkımızın da gözlemlediği gibi Vezirköprü’nün eski mahalleleri savaş yorgunu ya da afet felaketi kalıntısı gibi.
Bilindiği gibi belediye öncülüğünde Nalbantlı Mahallesinde TOKİ tarafından konutlar yapıldı.
Hepimiz alkış tuttuk. Belediye, belediye olalı en iyi işi yapmıştı. O mezbelelik olan Nalbantlı Mahallesine olağanüstü bir güzellik getirdi. İçinde oturanlara güvenli bir yaşam sağladı.
Elbette zorlukları oldu. Yöneticiler çok sıkıntı çekti. Ona da katlanmak lazım.
Her iyi işin bir zorluğu olacaktır elbette.
Kolay olsa zaten kendiliğinden olur.
Şimdi diyorum ki, tarım arazileri birilerine rant sağlamak, özellikle de ilçeyi tehlikeli bölge olan Havza yoluna taşımak için bölgenin imara kapatılması acilen sağlanmalıdır.
Şehrin mezbelelik haline gelmiş eski mahallelerinin imarı için müteahhitler ve mülk sahiplerine kolaylık getirmelidir.
Yazdıklarımız ve söylediklerimiz iyi niyetle düşünülüp bir adım atılmalıdır.
Allah korusun, beklenmedik anda Hatay’daki gibi, varsılla yoksul, yalın ayak sokakta birlikte olur!

Share
897 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

7+9 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Çocuklara şaka yapmak, şakalaşmak veya mizah kullanmak

    23 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Eğlendirmek, güldürmek için söylenen söze veya yapılan davranışa şaka denir. Mizah ise sözü şakayla birlikte düşündürücü şekilde söylemektir. Hayatımızda mizaha, şakaya ihtiyacımız vardır. Çünkü eğlenmek ihtiyaçtır. Mizah hayatın zorlu taraflarında duyguları abartmaya imkan vererek rahatlamayı, konunun başka taraflarına bakabilmeyi, psikolojik olarak sağlam kalabilmeyi sağlar. Çocuk öğrenerek büyür. Öğrenmek ise sürekli bir davranış değişikliği ve yenilik getirir, bu gerçekten zordur. Sürekli öğrenen çocuk için ise duygu dengesinin sağlanmasınd...
  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Bedensel Okuryazarlık

    17 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Okuryazar olmak okuma ve yazma anlamının ötesinde bir konuyla ilgili farkındalık kazanmak anlamında kullanılır. Çeşitli alanların okuryazarlığı olabilir. Örneğin sosyal medya okuryazarlığı, finansal okuryazarlık gibi. Bu yazıda “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” sözünü referans alarak psikolojinin de beyindeki bilişsel duyuşsal ve duygusal faktörlerle ilgilenmesinden yola çıkarak bedensel okuryazarlığı konuşacağız. Beden neye ihtiyaç duyduğuna dair sinyalleri sürekli olarak beyne gönderir. Acıkmak, susamak, açık hava ihtiyacı, birileriyle k...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...