logo

24 Ağustos 2022

Çocuğum Okula Hazır mı?


Duygu Ceylan
duygu.ceylan.pd@gmail.com

Okula yeni başlayan çocuk, aile ve sosyal alanından daha zengin, farklı uyarıcıların bulunduğu alana girer.
Bu çocuk için hem heyecanlı hem de içinde soru işaretleri barındıran bir dönemdir. Çocuğumuzu okula emanet ederiz ve okulun, okul yaşantısının gerekliliklerini yapmasını isteriz. Çocuklar da bu yeni ortama güven duymak ve aile ortamından farklı bu ortama ait hissetmek, kendileri gibi olmak ve olabildiğince keşfetmek isterler.
Okul döneminin başlangıcında çocuğun okula uyum sağlaması, öğrenmeyi kolaylaştırır, okulla ilgili olumlu duygular beslemesine yardımcı olur. Okula uyum sağlamanın en önemli ölçütü çocuğun okula hazır bulunuşluluğunun olmasıdır.
69 ayını dolduran çocuğun okula başlaması gerektiğini düşünürüz. Çocuğun kronolojik yaşı okula başlamasını söylese bile gelişim bireye özgüdür.
Okul olgunluğu her çocuk için aynı düzeyde olmayabilir. Okul olgunluğu ile kastedilen, çocuğun okul eğitimini başarabilecek gelişimsel düzeye gelmesi, öğrenme için duygusal zorluğa uğramadan kolayca ve yeterince öğrenebilmesidir.
Çocukların öğrenim yaşantılarının ilk yılını başarısızlığa uğramadan tamamlayabilmeleri, tüm yaşamlarını etkileyecek bir öneme sahiptir. 66-67-68 aylık çocuklar öncelikle aile tarafından sonra eğitimcinin de görüşüyle okula hazırsa 69 ayın doldurulması beklenmeyebilir.
Çocuk 69-70-71 ayını doldursa bile yine öncelikle aile olmak üzere eğitimcinin görüşüyle birlikte bir yıl daha anaokuluna gidebilir veya okula kaydı seneye ertelenebilir.
Yapılan araştırmalar, okula erken başlayan çocukların, okula zamanında başlayan ya da görece geç başlayan çocuklara göre dezavantajlı olduğunu göstermiştir. Okula erken başlayan çocuklar bilişsel olarak hazır olsalar bile, kendilerinden yaşça büyük olan çocuklarla uyum, aileden ayrı kalma süreciyle baş etme, öz bakım gibi durumlarda yetersiz kalabilmektedir.
Bu durum okuldaki başarıyı sekteye uğratabilir, çocukta özgüven düşüklüğüne neden olabilir. Aileler çocuğun bir yılı gitmesin diye düşünürken çocuğun okul hayatının zorlaşmasına da sebep olabilirler.
Eminim tüm aileler çocuklarının başarılı bir eğitim hayatı olmasını ister. Çocukların da zorlandığı bir ortama isteksiz gitmesi hem çocuk için hem aileler için oldukça yorucudur.
Diğer taraftan çocuk hem kronolojik yaş hem de gelişimsel olarak okula hazır olsa bile bazı yönlerden desteklenmesi gerekebilir.
Örneğin ince motor becerileri dediğimiz kalem tutma, makas kullanma, kıyafet giyebilme, yemek yeme gibi beceriler çocuğun okul yaşantılarını oldukça kolaylaştıracaktır. Bakım verenden bağımsız oynayabilmek, sosyal ortamlarda minimum uyum sağlayabilmek gibi becerilerin geliştirilmesinde de ailenin desteği önemli olmaktadır.
Çocuğunuz okula tam zamanına başlasın, ne geç ne de erken. Çocuktan beklentilerinizi özellikle birinci sınıfta diğerlerinin yapabildikleriyle dile getirmeyin, kısaca kıyaslamayın.
Çocuğun okulla ilgili kaygıları korkuları okula gitmek istemediği, okumayacağı anlamına gelmez. Güven duygusuna ihtiyaç duyduğu anlamına gelir. Eğer çocuğun okula başlaması için bir yıl daha beklemesi gerekiyorsa bu bir yıl kayıp değil, gelişimsel olarak çocuğun beslendiği bir yıldır.
Çocuk okula başlamadan önce mutlaka okul olgunluğunu değerlendirmemiz gerekiyor. Bu değerlendirme eğitimciler tarafından Metropolitan Okul Olgunluğu” testi yapılarak yorumlanır. Gerekirse uzman desteği almaktan çekinmeyin.

Share
878 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

6+8 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Çocuklara şaka yapmak, şakalaşmak veya mizah kullanmak

    23 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Eğlendirmek, güldürmek için söylenen söze veya yapılan davranışa şaka denir. Mizah ise sözü şakayla birlikte düşündürücü şekilde söylemektir. Hayatımızda mizaha, şakaya ihtiyacımız vardır. Çünkü eğlenmek ihtiyaçtır. Mizah hayatın zorlu taraflarında duyguları abartmaya imkan vererek rahatlamayı, konunun başka taraflarına bakabilmeyi, psikolojik olarak sağlam kalabilmeyi sağlar. Çocuk öğrenerek büyür. Öğrenmek ise sürekli bir davranış değişikliği ve yenilik getirir, bu gerçekten zordur. Sürekli öğrenen çocuk için ise duygu dengesinin sağlanmasınd...
  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Bedensel Okuryazarlık

    17 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Okuryazar olmak okuma ve yazma anlamının ötesinde bir konuyla ilgili farkındalık kazanmak anlamında kullanılır. Çeşitli alanların okuryazarlığı olabilir. Örneğin sosyal medya okuryazarlığı, finansal okuryazarlık gibi. Bu yazıda “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” sözünü referans alarak psikolojinin de beyindeki bilişsel duyuşsal ve duygusal faktörlerle ilgilenmesinden yola çıkarak bedensel okuryazarlığı konuşacağız. Beden neye ihtiyaç duyduğuna dair sinyalleri sürekli olarak beyne gönderir. Acıkmak, susamak, açık hava ihtiyacı, birileriyle k...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...