Son Dakika
Umutsuzluk, kendi yaşantılarımızda ya da çevremizde deneyimlediğimiz, gözlemlediğimiz olumsuz sonuçların geleceğe ve kendimize yönelik olumsuz düşünceler, duygular oluşturmasıdır.
Bunun yanı sıra, etkisiz problem çözmenin, stres verici durumlara, psikolojik uyumsuzluklara ve umutsuzluğa neden olacağı da belirtilmektedir.
Umutsuzluk son dönemlerde üzerinde çokça düşündüğümüz bir kavram. Evrensel problemlerle birlikte(covid, savaşlar vs), ekonomik problemler, gelecek kaygısı gibi durumlar umutsuzluğumuzu arttırıyor.
Bunlardan bağımsız kendi yaşantılarımızda karşılaştığımız zorluklar da dahil umutsuz hissettiğimiz zamanlar artmakta. İnsan, olumlu olumsuz duygularla var olan, tüm duyguların insanı farklı şekillerde harekete geçirdiği bir varlıktır.
Zaman zaman olumlu olumsuz duyguların yaşanması normaldir. Sürekli olumlu hissetmek mümkün olmadığı gibi sürekli olumsuz duygular da yaşam kalitemizi düşürür.
Umutsuzluk, bir şeylerin ne yaparsak yapalım değişmeyeceğini, aynı hatta eskisinden fazla şekilde kötü gidebileceğini düşündürür.
Bu gidişatta kişi elinin kolunun bağlı olduğunu düşünür. Üstelik bununla ilgili diğer insanlardan da beklentisi yoktur. Umutsuzluğa eşlik eden diğer belirtiler ise değersizlik, çaresizlik, mutsuzluk, kararsızlık, eyleme geçememe, işlerini sürdürememe ve suçluluk duygularıdır.
Üstelik geleceğe dair bizi umutlu kılan beklentilerimizin uzun süreli olması, umutsuzluk düzeyini arttıran bir neden olmaktadır.
Yapılan araştırmalar erkeklerin kadınlara göre umutsuzluk düzeyinin yüksek olduğunu göstermiştir. Bu durum içinde bulunduğumuz toplumun erkeklerden beklentilerin kadınlara göre fazla olabileceğiyle ilgili yorumlanmıştır.
Yıllar içinde yapılan araştırmalar umudun olmayışının kişinin sağlığı ve iyilik hali üzerinde ciddi bazen de zarar verici etkilerinin olabileceğini göstermiştir. Bazen sadece kendi olumsuz bakış açımız dolayı değil özellikle aileden, yakın çevreden destek göremediğimiz durumlarda umutsuzluk düzeyinin arttığı gözlemlenmiştir.
Üstelik bu desteklerin olmayışı belli bir süre sonra bu destekleri arama, desteğe ulaşma hevesimizi de düşürmektedir.
Umutsuzluk durumunu azaltan etkili bir yöntem ise problem çözme becerilerini aktif olarak kullanmaktır. Biliriz ki iyi bir problem çözmek için ilk yol iyi birkaç problem cümlesi kurmaktır.
Kendimizi umutsuzluk gibi olumsuz duygularda bulduğumuzda kafamızda bir sürü olumsuz cümle ve soru işareti dolanır. Bu da bir nevi belirsizlik oluşturur.
Beynimiz için belirsizlikten kurtulmanın yolları; yazma, şemaya dökme bir başkasına anlatma olarak kabul edilir.
Bu sorular şu şekilde olabilir: “Bizi umutsuz hissettiren harekete geçmemizi engelleyen hatta hiçbir sonuca ulaştırmayan kısır döngülere sokan umutsuzluk durumu nedir? Bununla nasıl başa çıkabilirim? Hangi yardım mekanizmalarını kullanabilirim?” Bu sorulara aranan cevaplar içinde bulunduğumuz durumu daha net görmemizi sağlar.
Bizi aktif kılan ve yaşamımızı güçlendiren durum ise, gelecekle ilgili bizi şimdiden o geleceğe motive eden hayaller kurmak, paylaşımlarda bulunmak, destek kaynaklarımızın farkında olmak ya da kaynak oluşturmak, kendi değerimizi gücümüzü hissetmek… Üstelik bu durum, işlerin şu an için yolunda olduğu durumlarda bile geçerli.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
23 Kasım 2024 Köşe Yazıları
20 Kasım 2024 Köşe Yazıları
17 Kasım 2024 Köşe Yazıları
09 Kasım 2024 Köşe Yazıları