logo

VEZİRKÖPRÜ’YE YUKARIDAN ŞÖYLE BİR BAKALIM


İhsan Cömert
comert_ihsan@hotmail.com

Vezirköprü’ye havadan bir gözlemci baksa ilk düşüncesi herhalde şöyle olur.

Bu yerleşim yerinde beş yüz bin civarında insan yaşıyor.
Şehri gezip incelediğinde gözlemi doksan derece değişecek çünkü yukardan tahmin ettiğinin tam tersi, ilçede 30 bin civarında nüfusun yaşadığını öğrenince şaşıracak !…
Hayretle şöyle düşünecek;

Bu yerleşim yerine göçebeler sağdan soldan toplanmış, başıbozuk bir şekilde istedikleri yerlere gelişigüzel yerleşmişler. Diye düşünecektir.
Geçmiş yöneticiler, özellikle son 50 yılın Belediye Başkanları ilçenin düzeni ile yerleşimi ile maalesef hiç ilgilenmemişler.
İnsanlar istediği gibi “Konar, göçer” anlayışıyla ilkel bir şekilde yerleşmişler!…
Son yıllarda da dağınık yerleşim anlayışı devam etmektedir.
Sanayi sitelerinin şehir dışına yapılması doğaldır ve olumludur. Peki ya hastanenin beş kilometre uzağa, hem de uygunsuz bir yere yapılmasının anlamı nedir?..
Yaptılar oldu işte, öyle mi?…
Şimdi öğreniyoruz ki ; Belediye hizmet binası için yer aranıyor, seçim yapılmaya çalışılıyormuş, bunun için Esentepe’ de tır garajının bulunduğu yer düşünülüyormuş!…
Yapmayın Sayın Başkan, Vezirköprü’lüler sizi seviyor, Ya da öyle görüyorum.
Son döneminiz, inşallah bundan sonra sizi Ankara’da görürüz.
Belediye hizmet binasını ya terminalin bulunduğu, ya da itfaiye binasının karşısındaki eski pancar kantarının yerine yapılmalı, aslında Belediyenin mevcut yeri en doğru olanıdır.
Çok iyi düşünüp doğru karar vereceğine inanıyorum.
Aksi durum Vezirköprü’yü daha çok dağıtır. Orta cami, Abdulgani, Saathane çevresi ve Fazıl Ahmet Paşa Mahalleleri tam bir köy görünümüne bürünür.
Bu da Vezirköprü’yü savaş kalıntısı haline düşürür.
Belediye hizmet binası en az diğer yatırımlar kadar önemlidir.
İlçe, geçmişin yöneticilerin neme lazımcılığı yüzünden bugünkü halindedir. İlçe merkezinde binlerce nüfusu barındıracak inşaat alanı varken o güzelim tarım alanları imara açılarak ilçe bugünkü kötü görünüme getirilmiştir.
Zararın neresinden dönersen kârdır.

Share
352 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

3+5 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Çocuklara şaka yapmak, şakalaşmak veya mizah kullanmak

    23 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Eğlendirmek, güldürmek için söylenen söze veya yapılan davranışa şaka denir. Mizah ise sözü şakayla birlikte düşündürücü şekilde söylemektir. Hayatımızda mizaha, şakaya ihtiyacımız vardır. Çünkü eğlenmek ihtiyaçtır. Mizah hayatın zorlu taraflarında duyguları abartmaya imkan vererek rahatlamayı, konunun başka taraflarına bakabilmeyi, psikolojik olarak sağlam kalabilmeyi sağlar. Çocuk öğrenerek büyür. Öğrenmek ise sürekli bir davranış değişikliği ve yenilik getirir, bu gerçekten zordur. Sürekli öğrenen çocuk için ise duygu dengesinin sağlanmasınd...
  • Yol Medeniyettir…

    20 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    İlçemizin çevre ilçelere yol bağlantıları tamamlansa; Vezirköprü Karma OSB'nin yatırımcı bulmasının kolaylaşması, ilçenin yol ağının artmasıyla artmaz mı? Yapılan bu kadar yatırımın değeri daha fazla artmaz mı? Geçtiğimiz hafta değindiğim “Vezirköprü'ye Müze yakışır” yazısı için birçok olumlu tepkiden anladığım kadarıyla İlçemizde bir müze kurulması için çalışılması gerektiğini düşünen sadece ben değilim. Bazı dönemlerin kendine has zorunlulukları, yapılan diğer işlerin sizi zorlayarak yaptırdığı başka işler olur. Oymaağaç kazısı başta olm...
  • Bedensel Okuryazarlık

    17 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Okuryazar olmak okuma ve yazma anlamının ötesinde bir konuyla ilgili farkındalık kazanmak anlamında kullanılır. Çeşitli alanların okuryazarlığı olabilir. Örneğin sosyal medya okuryazarlığı, finansal okuryazarlık gibi. Bu yazıda “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” sözünü referans alarak psikolojinin de beyindeki bilişsel duyuşsal ve duygusal faktörlerle ilgilenmesinden yola çıkarak bedensel okuryazarlığı konuşacağız. Beden neye ihtiyaç duyduğuna dair sinyalleri sürekli olarak beyne gönderir. Acıkmak, susamak, açık hava ihtiyacı, birileriyle k...
  • Kaygı ve Anksiyete Kitabından Notlar

    09 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    Kaygı hayatımızda vardır. Bazı kaygılar gerçek kaygılardır (örneğin çevremizde olumsuz olaylar olduğunda güvenliğimizden korkmak) bazı kaygılar çocuklukta veya çevreden öğrenilmiş gerçek olmayan kaygılardır. (örneğin ayna kırılması kötü habere yorumlanır). Bazı kaygılar her insanda olan (kolektif bilinçdışı) öğrenilmemiş kaygılardır, atalarımız da bu kaygıları yaşamışlardır. (Örneğin karanlıktan korkma, yılandan korkma gibi) Kimimiz kaygıyı sakinleştirir, kimimiz görmezden gelir kimimiz de kaygıyı daha çok besler. Kaygıyı beslerken sezgilerimi...