ALTI YIL SENSİZ NASIL GEÇTİ VEFAİ ABİ ???
Âşık Veysel’e arkadaşları sormuşlar;
- “Usta ne anladın bu dünyadan..?”
Âşık Veysel yanıt vermiş; - “Pazara çıktım, üç buçuk arşın bez aldım, gidiyorum” demiş.
Evet Vefai abi Âşık Veysel ŞATIROĞLU’nun bu sözünü çok kullanırdı.
Kendisi bu dünyada doya doya yaşadı. Yurt dışı gezisi yoktu ama Türkiye’yi adım adım dolaştı, istediği gibi dolu dolu yaşadı diyebiliriz.
Vefai abiyi tanıyan, onunla iş ilişkisi olan arkadaşlık ilişkisi olan; yani kendisini yakın tanıyan hiç kimse hakkında olumsuz düşünmezdi diyebilirim.
1970’li yıllar Vatandaş Matbaasında yazılar tek tek kurşun harflerle elle dizilirdi. Vefai abi ilkokula, ortaokula giden öğrencileri okula gitmedikleri günlerde matbaaya çağırır yazı dizdirir, basılı evrak harmanlaması yaptırır, hafta sonu kimin ne yaptığına bakmaksızın onlara haftalık verirdi. O çocuklar para kazanmanın sevinci ile koşarak evlerine giderdi. Vefai abinin onların bu sevincinden büyük mutluluk duyduğu gözlenirdi.
O çocuklardan Vatandaş Gazetesinde yetişmiş onlarca genç Türkiye’nin değişik yerlerinde çeşitli alanlarda iş sahibi olmuş, bugün emekli de olmuş olsalar Vatandaş Gazetesini, Vefai abinin yaptığı tatlı esprileri ve anılarını unutmazlar.
Bir yaşamın sonunda 27 Aralık 2014 sabahı saat 06:00′ da aldığım ölüm haberini hiç unutamıyorum.
Nasıl geçti o kocaman altı yıl…? Yoksa Âşık Veysel’in dediği gibi insanoğlu bu dünyaya 3,5 arşın bez almaya mı geliyor…?
Eskiler söylerler; “İnsanoğlu doğar, yaşar, ölür” derler. Ama bir başka şey daha sanıyorum. O da; - İnsanlar, doğumu ile yaşamı arasında iyi veya kendini unutturmayacak işler yaparlar.
Bana göre; Vefai abi unutulmayacak anılar bırakmıştır arkasında !…
Sonuçta; Tabi ki 3,5 arşın bez alıp gitmiştir. Sonuçta zengin-yoksul, iyi-kötü dünyaya gelen herkesin sonu koca bir hiç.
Aydınlık içinde uyu, mekanın cennet olsun Vefai abi !…
YENİ YIL
Özel günleri ayrı değerlendirmeyi pek sevmem. Günler bir biri ardına akar gider. Hafta sonu, hafta başı, yıl sonu, yıl başı gibi günleri ayrı değerlendirmem, 79 yıllık hayatımda bugünler benim yaşamımda herhangi bir ufak ve büyük değişiklik meydana getirmemiştir.
Olaylar, yine de bir tarihlendirme açısından değerlendirirsek direk söyleyelim.
2020 yılı bir karabasandı. Çok kötü geçti.
Umarsız, dileriz ki önümüzdeki günlerde devletin eline para geçer, pandemiyi önleyecek ilaç ve aşı alınır, hastalık önlenir, insanlar iş yerlerini açar.
Fabrikalar, kahveler, lokantalar dolar taşar. Garsonlar iş bulur, tarımla uğraşan halkımız allı yeşilli tarlalara dağılır, yüzler güler.
Gelecek günlerin yüzleri güldürdüğü, her şeyin güzel olduğu, çiçeklerin açtığı günlerin olması dileğiyle…